Nutricia Medikal Beslenme Türkiye HUB Genel Müdürü Evren Doğu, “Daha sağlıklı bir dünya” hedefiyle ilerlediği kariyer yolculuğunu ve bu “anlamlı yolculuğa” katılabilecek yeni kuşaklardan beklentilerini anlattı.
Danone iş birimlerinden Nutricia Medikal Beslenme, Ar-Ge ağı önem taşıyan bir sektörde yer alıyor. Bu sektörde yöneticilik ne tür beceriler gerektiriyor?
Nutricia Medikal Beslenme olarak erişkin, pediatri ve metabolik alanlarına özel yenilikçi beslenme ürünlerimizle daha uzun ve sağlıklı yaşama destek oluyoruz. Bu anlamda insanların her gün farklılaşan beslenme ihtiyaçlarına cevap verebilmek için Ar-Ge’yi odağımıza alıyoruz. Merkezi Utrecht / Hollanda’da bulunan Ar-Ge organizasyonumuz; tüm dünyada araştırma enstitüleri, üniversiteler, hastaneler ve endüstri temsilcileri gibi birçok paydaşla iş birliklerine imza atarak çalışmalarını geniş bir ağda sürdürüyor. Böylesi geniş kapsamlı bir organizasyonda tüm paydaşları ortak bir hedefte buluşturmak en önemli yönetim becerisi olarak ortaya çıkıyor.
Eğitim sisteminde en çok konuşulan konu 21. yüzyıl becerileri. Siz, ekibinizdeki yeni kuşak çalışanlardan neler bekliyorsunuz?
Nutricia Medikal Beslenme olarak açıklık, yakınlık, insancıllık ve isteklilik değerlerini benimseyerek hareket ediyoruz. Bir lider olarak, bu değerleri hayatımın her alanında uygulayıp yaşatmaya çalışıyorum. Yeni kuşaktan da en büyük beklentim, sahip olduğumuz bu değerlerle beraber tüm Nutricia Medikal Beslenme ailesi olarak sürdürdüğümüz anlamlı yolculuğa enerjileriyle katkıda bulunmaları.
Kariyer planları artık küresel olarak yapılıyor. Sizce sınırları aşan bir kariyer hayatı için neler yapmak gerekiyor?
Her şeyden önce konfor alanından cesaretle çıkmayı öğrenmeniz gerekiyor. Kariyerinde başarı ile ilerleyen kişiler ve hızla büyüyen kurumların sürekli bir değişim hali içerisinde olduğuna inanıyorum. Öte yandan, tecrübelerim bana iş ortamında tutkulu çalışmanın ne kadar önemli olduğunu öğretti. Yaptığım stajlar ve ilk iş tecrübem hangi alanlarda ve nasıl bir iş ortamında çalışmanın bana mutluluk vereceğini gösterdi. İstekleriniz ve iş ihtiyaçlarınız uyumluysa başarı kaçınılmaz oluyor.
Kariyer öykünüzü anlatır mısınız?
ODTÜ’den mezun olduktan sonra iki yıl Koç Holding’de çalıştım. Arkasından katıldığım MBA programından sonra kendimi hiç bilmediğim ve planlamadığım ilaç sektöründe buldum. Her sorumluluğun benim için ayrı zorlukları vardı. Kariyerimin başlarında anadilini konuşamadığım bir ülkede satış temsilciliği yapmıştım. Daha sonra da yerleşik olduğum ülke dışında, ailemden uzakta bir görevi kabul etmek kritik dönüm noktalarından biri oldu. Ancak her zorluğun karşısında edindiğim tecrübeleri bir fırsat olarak değerlendirdim.
Üniversite eğitiminizin kariyerinize nasıl bir katkısı oldu?
ODTÜ sadece okul hayatımda değil sosyal hayatımda da beni aktif bir insana dönüştürdü. Öğrenci kulüplerinde yoğun olarak görev aldım. Son yıllarımda İşletme Kulübü’nün başkanlığını üstlendim. Şu an sahip olduğum liderlik potansiyelini ODTÜ’de buldum diyebilirim. Ayrıca ODTÜ’de okurken uluslararası staj fırsatları ile tanıştım. İleriki dönemlerde uluslararası kariyerim için bu staj bana çok fayda sağladı.
Yeni mezunlara üç öğüt verecek olsanız bunlar neler olurdu?
İşinize tutku ile sarılın ve mücadeleci olun. Bütün zorluklara rağmen kendisini motive etmeyi bilen bir insanın mutlaka başarılı olacağına inanıyorum. Olumlu düşünün ve sabırlı olun. Sakinliğinizi bozmadan olaylara yön verebilme kabiliyetiniz size birçok yeni yol açacaktır. Son olarak yeni tecrübelere açık olun ve bu tecrübelerden öğrenin. Hiç düşünmediğiniz alanlarda potansiyel bir yıldız olma şansını yakalayabileceğinizi düşünüyorum.
