italy150Türkiye, UNESCO’nun Dünya Mirasları programı kapsamında 11 bölge ile listenin sonlarında yer alıyor. Ülkemizin potansiyeli bunun çok çok üstünde. Bu potansiyeli ortaya çıkardıkça, ülkemizi ziyaret edecek turist sayısı ve çeşitliliğinin artmasıyla birlikte turizm gelirlerimiz, dolayısıyla yatırımlarımız da artacak.

Geçtiğimiz Kurban Bayramı tatilinde İtalya’nın kuzeyinde İtalyan Riviera’sı olarak adlandırılan Liguria Bölgesi’nde ailece bir seyahat gerçekleştirme fırsatı bulduk. Seyahatimiz esnasında bu bölgenin yürüme yolları, patikaları ve küçük kasabaları ile meşhur Cinque Terre Bölgesi ve çevresindeki diğer kasabaları gezdik. Bol bol yürüdük ve deniz kenarında yer alan birçok kasabayı da ziyaret etme fırsatı yakaladık. Bir önceki bayram tatilinde de yurt içinde kendi sahillerimizde benzer bir seyahat yapmıştık. Bazı gözlemlerimi sizlerle paylaşmak istedim.

‘Cinque Terre’, Türkçe’de beş kara parçası anlamına geliyor ve bölgede yer alan 5 küçük kasabayı kapsıyor. Tepelerin yamaçlarında oluşan, ancak denize sıfır noktasına kadar inen bu kasabalar arasında ulaşım, deniz yolu, tren veya yaya olarak gerçekleşiyor. Arabayla ulaşım oldukça kısıtlı, hatta bazı kasabalara yok. En son 2011 yılı Ekim ayında yaşanan sel ve toprak kaymalarından dolayı ciddi zarar gören kasabalar olmuş, ancak bu zarardan pek bir ize rastlamak mümkün değil.

yusuf_azoz_italy1Kasabaların her biri birbirinden güzel. Sadece bu kasabalarda değil, tüm Liguria Bölgesi’nde inşa edilmiş evler sanki aynı mimarın elinden çıkmış bir ahenk içinde. Bina renkleri, panjurların tasarımı ve renkleri, tüm bölgede neredeyse aynı. Kasabalarda bu düzeni bozan bir tane binaya, yapıya rastlamak mümkün değil. Kasabaları birbirine bağlayan patikalarda bir miktar fiziksel kondisyon gerekmesi dışında hiçbir rehber gerekmeksizin rahatlıkla yürüyebiliyor, yolunuzu bulabiliyorsunuz. Bölgenin kelimelerle anlatılamayacak bir doğal güzelliği var. Çevrenize baktığınızda inanılmaz bir uyum ve düzen söz konusu, yaşayan halkın balkonlarına astıkları çamaşırlar bile gözünüzü rahatsız etmiyor. Ve tabii ki bölgenin ana geliri turizmden geliyor. Dünyanın her bir ülkesinden turistlerle patikalarda ve kasabalarda karşılaşmanız mümkün.

Türkiye 11 bölge ile listede

Bizim sahillerimizdeki doğal güzelliğin burada gördüklerimden geri kalan bir tarafı yok açıkçası ancak doğal güzelliğin içine ve üstüne gelen yapılaşma ise tam bir felaket. Bu ‘Nasıl Oluyor?’ diye tüm seyahatimiz boyunca kendime sorup durdum. Kısmen bir cevap buldum. Cinque Terre Bölgesi UNESCO’nun Dünya Mirasları (World Heritage Site) arasında yer alıyor. UNESCO’nun bu programı kapsamında en çok mirasa sahip olan ülke 49 adetle İtalya. Türkiye 11 bölge ile listenin sonlarında yer alıyor. Kanımca ülkemizin potansiyeli bunun çok çok üstünde. Bu potansiyeli ortaya çıkardıkça, ülkemizi ziyaret edecek turist sayısı ve çeşitliliğinin artmasıyla birlikte turizm gelirlerimiz, dolayısıyla yatırımlarımız da artacak. Geçtiğimiz yıllarda turizm yatırımlarının artmasıyla sektördeki iş ilanlarının paralel olarak artış trendini sürekli gözlemledik. Umarım bu trend devam eder ve turizm sektörü daha da büyüyerek yarattığı istihdam ile işsizliğin azalmasında önemli bir rol üstlenir.

Nasıl oluyor? Soruma sizlerin de verecek farklı cevapları olduğuna eminim ancak yerimiz kısıtlı olduğu için yorumlarınızı ve ülkemizin gezilecek benzer güzelliklerini bizlerle paylas@kariyer.net adresinden paylaşmanızı rica ederim.