Liderlik üzerine tüm fikirlere ve yazılanlara bakıldığında üç önemli nokta dikkati çekiyor: insan, etkileme ve amaçlar.

Liderlik insanlar arasında gerçekleşir, etkilemenin kullanımını içerir ve belli bir hedefe yöneliktir. Etkileme insanlar arası ilişkilerin pasif olmaması demektir. Ayrıca etkileme bir noktaya ulaşmak ya da bir hedefi başarmak için kullanılır.

Liderlik karşılıklılık gerektirir, tek başına bir olgu değildir, insanlar arasında gerçekleşir. Kağıt karıştırmanın, problem çözmenin ötesinde insana yönelik bir aktivitedir, dinamiktir ve güç kullanmayı içerir. Liderlerin ortak özelliklerine baktığımızda aşağıda sıralanan özellikler dikkati çekiyor:

 

  • Vizyon sahibi olması.
  • Tutkulu ve fedakar olması
  • İnançlı, kararlı ve tutarlı olması
  • Örnek teşkil etmesi
  • Güven
    • Güvenmesi/Takipçilerine güvenmesi
    • Güvenilir olması / Takipçilerinin güvenini kazanmış olması
  • Motive etmesi
  • Beklentileri vizyonla bütünleştirmesi
  • İlham vermesi
  • Gelişim odaklı olması
  • Adalet duygusunun olması
  • Mütevazı olması
  • İyi bir dinleyici olması
  • Açık iletişim kurması
  • İnsanlara karşı duyarlı olması
  • Durumlara karşı duyarlı olması
  • Yenilikçi olması
  • Hızlı ve etkin karar vermesi
  • Esnek olabilmesi
  • Hız (zamanı etkin kullanması)
  • Sinerjik takım kurabilmesi
  • Bilgi sahibi olması
Liderliğin ne olduğunu aha iyi anlamak için madalyonun diğer tarafına da bakmak ya da liderleri başarısızlığa iten faktörleri de gözden geçirmek gerekiyor. Purdue Üniversitesi Krannert Graduate School of Management’in dekanı Richard A. Cossier, aşağıda inceleyeceğimiz faktörlerin, geçmişte çok başarılı olan liderler için de geçerli olduğunu vurguluyor. Richard Cosier’in değindiği noktalar beş grup altında toplanıyor:
  • Etkin olmayan değişim yönetimi, liderin başarısızlığını hazırlayan bir faktör. Bu ilkede, geçmişte edindiği çalışma alışkanlıklarını bırakamayan liderin, geleceğe dönük yeniliklere ayak uyduramayacağı vurgulanır.
  • Dinleme yeteneğinin olmayışı, liderin başarısını etkileyen unsurların ikincisi. Bu noktada liderin kendini abartarak beğenmesi, olaylara tepeden bakması ve konulara gerekli önemi vermemesi, önemli konuların gözden kaçmasına neden olur. Oysa dinlemek, en etkin bir iletişim aracıdır. Enerji ister, dikkat ister, tasdik ister ve dinlemede dalgınlığa asla yer yoktur.
  • “Şanslı olmak, iyi olmaktan daha iyidir”. Fark edileceği gibi bu ilke şansa yer vermeyen ve ben kaderimi şansa ve dış etkilere bağlamam, irademle kendim çizerim gibi düşünceler liderlikle örtüşmez.