mak340b

1950’lerde Time Dergisi muhabiri dünyaca ünlü bir piyanistle röportaj yapar. Muhabir sorar: “Piyano çalmanın en zor tarafı nedir?” Piyanist bir süre düşündükten sonra cevap verir:

 

” Notalarla bir sorunum yok, onları çok iyi biliyorum fakat notalar arasındaki boşluklar çok zahmetli.”

 

Piyanist ne demek istedi? Piyanoyu çalma konusunda gerçekten yetenekliydi, fakat müziği oluşturmanın inceliğini notalar arasındaki boşlukları doğru kullanarak bulmuştu.

 

Bugün iş arayanlar kariyer fırsatları ile ilgili çok çeşitli kaynaklardan fikirler alıp, takip edebiliyorlar. İş arama sürecinin nasıl olması gerektiğini anlatan, farklı adımlarını gösteren birçok kaynak mevcut. Her adımda uzmanlaşmak önemliyken, iş arama sürecinde bir de notalar arasındaki boşluğu gözden kaçırmamak kritik bir nokta. Çünkü çoğu zaman işi almak için sadece notaları bilmek yetmiyor.

 

“Notalar arasındaki boşluklar” gibi iş arama sürecinde de bazı boşluklar söz konusu. Eğitiminiz ya da iş deneyimleriniz çok iyi olabilir, bütün temel taşlar yerinde olsa da küçük ama önemli ayrıntılar sizi yarış dışı bırakabilir. Peki nedir bu boşluklar? Üzerinde çalışarak tüm iş arama sürecini verimli hale getirebilir misiniz? İşte size üzerinde durmanız gereken birkaç boşluk…

 


Özgeçmişteki “boşluk”: tasarım

 

Özgeçmişinizin yaratacağı etkinin yüzde 50’si tasarımından kaynaklanır. Güçlü bir özgeçmiş tasarımı okuyanı kendine çeker. Kötü düzenlenmiş ve okunması zor bir özgeçmiş, muhtemelen ihmal edilir ve okuyan ne kadar kalifiye olduğunuzu bilemez. Cümle yapısının doğru olmasına ve imla hatalarının olmamasına özen gösterin.

 

Hedeflerinizi açık ve kesin bir şekilde belirtmek daha büyük bir etki yaratır, okuyanın sizin becerileriniz ve işin gerektirdikleri arasındaki ilişkiyi hemen görmesini sağlar. Eğer ön yazı kısmında kariyer hedefinizden bahsetmişseniz, özgeçmişinizde tekrar bahsetmeyin.

 


İş görüşmesi öncesindeki “boşluk”: hazırlık

 

Geleceğinizi doğrudan etkileyen görüşme aşaması işe alım sürecinin en önemli durağı ve görüşmeye hazır bir şekilde giderek olumlu sonuçlar alabilirsiniz.

 

Burada amacınız kendinizi işverene olduğunuzdan farklı tanıtmak ve işi kazanabilmek için yanıltıcı cevaplar vermek olmamalı. İş görüşmesinin asıl amacı, özgeçmişinizdeki bilgilerin kontrol edilmesi, kişisel başarılarınızı ve özelliklerinizi bir kere de sizin ağzınızdan duymak, insan ilişkilerinde ne tür davranışlar sergilediğinizi görmek. Unutmayın, bu noktada ipler sizin elinizde.

 

Başarılı olmanın yolu bazı yanlışları yapmamaktan geçiyor. İşte en iyi etkiyi bırakmak için iş görüşmesinde kaçınmanız gereken yanlışlar.

 


İş görüşmesindeki “boşluk”: kendini iyi ifade etmek

 

Heyecanlı ve gergin davranışlar belli bir noktaya kadar her işveren tarafından kabul edilebilir, fakat rahat olmak ve kendine güvenli davranmak olumlu puan toplar. Kendine aşırı güven, iş verende antipati uyandırır. Bu yüzden davranışlarınızda kontrollü ve saygılı olun. Bu, sizin ileride kendinden yüksek mevkide olan çalışma arkadaşlarınıza karşı da saygılı olacağınızı gösterir.

 

İş görüşmelerinde öncelikle dürüst olmalısınız. Hedeflerinizi, düşüncelerinizi ve tecrübelerinizi açık yüreklilikle ifade etmeniz; ileride sizden, verebileceğinizden fazlasının istenmesini engeller. Bunun yanı sıra vücut dilinizi olumlu bir şekilde kullanmak, iş görüşmesinin işveren tarafından daha olumlu değerlendirilmesini sağlar.