Takı ve mücevherlere karşı ilgisini mesleğe dönüştüren Liza Özgül, yedi yıldır profesyonel olarak takı tasarımıyla uğraşıyor. Özgül’ün tasarladığı takıların bir eşi daha bulunmuyor.

Takı alışverişi yapmaktan her zaman hoşlandığını söyleyen Liza Özgül, bu ilgisini işe dönüştürenlerden… Yaklaşık yedi yıldır takı tasarlayan Özgül, sipariş üzerine müşterilerinin zevkine göre takılarını tasarlayıp üretimden satışa kadar tüm süreçle ilgileniyor. Kuyumculuğun kadın işi olduğunu söyleyen Liza Özgül, “Kadın zevki başka oluyor” diyor.

Takı tasarımcılığına olan ilginizi ne zaman iş haline dönüştürdünüz?
Benim takıya merakım her zaman vardı. Takı alışverişi yapmaktan çok hoşlanırdım. Bir şey aldığım zaman üstünde mutlaka değişiklikler yaptırıyordum. Arkadaşlarım da çok beğeniyordu, benim bu merakımı iş haline getirmemi önerdiler. Böylece takı tasarımcılığı fikri doğdu. Takı tasarımı ve mücevherlere karşı ilgili olduğum için bunun imalatını da yapabilirim dedim. Bundan yedi sene evvel bir mağaza açtım. Bu mağazada imalat ve satış yapıyordum fakat mağaza çok yorucuydu. Mağazacılıkta her dakika mağazanın başında olması gerekiyor.Bu elemana bırakılacak bir iş de değil. Şimdi kendi ofisim olduğu için daha rahat hareket edebiliyorum. Yaklaşık 4 sene mağazacılık yaptıktan sonra kendime bir ofis açmaya karar verdim. Eşim, dostum, çevrem, onların tavsiye ettiği insanlarla kendime bir çevre edindim. Üç senedir bu ofiste sipariş üzerine takı tasarımcılığına devam ediyorum.

Ürettiğiniz takıların başka eşi var mı?
Hayır bir modelden sadece bir tane üretiyorum. Bazen başkasını görüp beğenip aynısını istiyorlar ama kesinlikle yapmıyorum. Müşterilerimin en çok beğendiği nokta da bu zaten.

Takıları neye göre tasarlıyorsunuz? Müşteri randevu alarak geliyor. Bazen kendi eski takısı olabiliyor. Onun üzerinde değişiklik yapmak istiyor. Mücevherde zaten ziyan olan bir şey olmaz. Altın yine altındır pırlanta yine pırlanta. Ben sadece getirdikleri mücevherin modelinde veya taşlarında değişiklik yapıyorum. Günün modasına göre istediğimiz değişiklikleri yapabiliyoruz. Müşterinin istediği modeli mücevherin kendi malzemesiyle yapıyoruz. Modası geçmiş şeyler olabiliyor, rengini veya taşlarını değiştirmek istiyor veya bir yerde bir model görüyor, ondan istiyor. Tüm bu değişiklikleri yapabiliyoruz.

Müşterileriniz daha çok kimlerden oluşuyor?
Her tür müşterim var. Bu soyağacı gibi bir şey aslında. O ona söylüyor, derken o başkasına, bu şekilde yayılıyor. Mücevher işin artık son basamağı, lükse giriyor. Bu nedenle biraz yüksek tabakaya hitap ediyor. Ama herkes çok büyük ve pahalı takılar alacak diye bir kaide yok. Çok cüzi fiyatlara da çok güzel şeyler yapılabiliyor. Bu yüzden ben gelen müşterilerime önce ayırdığı bütçeyi soruyorum. Bütçesine göre bir çalışma yapıyoruz.  

Yaklaşık ne kadara mal oluyor bir takının üretilmesi veya yeniden tasarımı?
Çok değişken. Ne kadara mal olduğu malzemeye ve müşterinin getirdiği mücevhere de bağlı. 500 dolarlık bir mal da olabiliyor, 5000 dolarlık da.  

Sıfırdan ürettiğiniz mücevherler var mı?
Kendi çizdiğim ve ürettiğim modeller var. Onları da burada satışa sunuyorum.

Kendi tasarımlarınız nasıl gerçekleşiyor?
Çok enteresan oluyor. Bir yerde bir şekil veya bir desen görüyorum. Ondan güzel bir yüzük ya da kolye ucu olabileceğini düşünüyorum. O anda gelen bir şey.

Takı tasarımında da değişen modalar söz konusu mu?
Elbette. Takıda da günün modasını takip etmek zorundasınız. Ben yurtdışındaki fuarları da takip etmeye çalışıyorum. İşimle ilgili yenilikleri mutlaka izliyorum. Mesela şu anda renkli taşlar çok moda. Bu renkli taşları kullanmak zorundasınız, çünkü müşterinin talebi bu yönde oluyor. Bunu müşterinin bütçesine göre ayarlıyorsunuz.

Sizi bu işe yönlendiren neydi?
Ben bir kere kadınların şık olmasını çok seviyorum. Bu şıklık her zaman büyük paralarla olacak bir şey değil. Bence bir kadının bakımlı olması gerekiyor. Aksesuarların kadınlara ayrı bir güzellik kattığına inanıyorum. Bu yakanıza taktığınız bir çiçek de olabilir. Benim bu bakış açım beni bu işe yönlendirdi. Ama şunu da söylemek istiyorum: Bence kuyumculuk kadın işi. Çünkü kadın zevki başka oluyor.

Tüm gününüz mücevherlerle mi geçiyor?
Evet, artık ben başka bir gözle bakıyorum. Nerede hata var, nasıl bir işçilik var hepsini anlıyorum. Bir de çok detaycıyım, ayrıca simetri takıntım var. En ufak bir simetri hatasını hemen görebiliyorum. Bu özelliğim de benim işimde yardımcı oluyor. Detayları hemen fark edebiliyorum. Günümün yarısını Kapalıçarşı’da geçiriyorum. Baktığımda nasıl bir taşla yapıldığını anlıyorum, paha biçebiliyorum. Malzemelerimi Kapalıçarşı’dan alıyorum. Çalıştığım atölyeler de orada zaten. Mesela bir model varsa bunu kafamda tasarladıysam veya hazır bir model varsa tüm üretim orada yapılıyor. Burada sadece satış yapılıyor.

İşlerin her aşamasıyla ilgileniyor musunuz?
Aslında güzel olan bu zaten. Bütün iş benden çıkıyor. İmalattan satışa kadar bütün iş benim elimden geçiyor. Böyle de olması gerekiyor zaten. Çünkü yaptığınız işin en ufak bir detayını dahi bilmeniz lazım. Ben de ürünümle ilgili her türlü bilgiyi müşterilerime vermek zorundayım.

Akademik eğitiminiz neydi?
Takı tasarımcılığıyla ilgili herhangi bir eğitim almadım, lise mezunuyum. 80 dönemlerinde üniversite sınavlarına girmiştim. Mimar Sinan Üniversitesi’nin Resim Bölümü’nü kazanmıştım. Ama o dönemki karışıklık nedeniyle devam edememiştim. Ama şimdi düşünüyorum demek ki resim bölümüne devam etmiş olsaydım o konuda da başarılı olacakmışım.

Ailede sanatçı var mı?Hayır, yok.

İşinizin en çok hangi yönünü seviyorsunuz?
En çok imalatla ilgilenmeyi seviyorum. Bir şey tasarlayıp ortaya koyduğum süreç bana çok büyük bir keyif veriyor. Özellikle işin son aşamasında çok heyecanlanıyorum. Bu bir günde ortaya çıkacak bir iş değil. Nerden bakarsanız bakın bir ürünün imalat aşamasından bitişine kadar en az bir hafta sürüyor. Bazı ürünler 10 gün sürebiliyor. Tüm aşamalar bittikten sonra hele bir de müşteriniz ürettiğiniz mücevheri beğendiğinde tüm çektiğiniz yorgunluğa değiyor. Yorucu bir iş ama çok seviyorum. 

Müşteriniz bir çalışmayı beğenmediğinde dönüşü var mı?
Tabii ki geri dönüşü oluyor. Mesela kullandığınız bir taşın rengini beğenmedi, hemen değiştirebiliyoruz. Her şeyin geri dönüşü olabiliyor. Küçük büyük gelme ihtimali olabiliyor. Bunların hepsinin talefisi var.

Herkesin zevkine özel bir takı üretmek zor mu?
Herkesin zevki farklı. Müşteri sizden bir şey istiyor ama onu yaratabilmeniz, onun istediği şekle sokabilmeniz çok önemli. Özellikle satış en zor bölüm. Mesela çok minyon bir bayan çok büyük bir küpe istiyor. Müşteriyi ona büyük değil küçük küpenin yakışacağı konusunda ikna etmek gerekiyor. Elinizde olan modellerden şekillerden gösteriyorsunuz. Bayan olmanın avantajıyla müşteriyi kolayca ikna edebiliyorum.