Kimine göre dün “geçmişi”, bugün “anı”, yarın ise “geleceği” ifade eder. Oysa her üçünün de hayatta ayrı ayrı önemi vardır. Başarıya, mutluluğa ve hedeflere doğru ilerlerken dünün, bugünün ve yarının güzelliklerini görmemiz fazlasıyla önemli. İşte, bunu başarabilmen için tavsiyeler!

Dün tecrübedir: Öğren!

Dün geçmiş olsa da yaşananlar dünde kalmaz aslında. Geçen “dün”ler birtakım tecrübeler aktarır kişiye. Bu tecrübeler de çoğu kez karanlık yolları aydınlatır.

Hayata atılırken, hayallere ve gerçekleştirmek istenenlere değil de en önce tecrübelere bakarız. Zira başka taraftan bakayım derken, hayatta hedefe doğru yürünen her bir yolda çeşitli taşlara takılmak kaçınılmaz olur. Öyle ki bu taşlar, defalarca önümüzde engeller teşkil etmiştir. Bu sebeple de daha önce takıldığımız taşların engellemelerini, gittiğimiz her yeni yolda anımsarız.

Hayatta herkes çeşitli hatalar yapabilir. Bunlardan dolayı anlık pişmanlıklar da duyabilir, ama ne yazık ki hatalardan ders çıkartmak yerine, hep geçmişte yaşama yanlışına düşüp orada saplanıp kalınabiliyor. Öyle ki kişi kendini hata ve pişmanlıkla dolu kısır bir döngü içerisinde bırakabiliyor. Senin de böyle zamanların olmuş olabilir; ancak önemli olan bunların birer tecrübe olduğunu unutmaman.

Bugün fırsattır: Kullan!

Bugünü kendi gününde yaşamak lazım. Bazen dünü bir kenara bırakıp, yarını hiç düşünmemeli insan. Fırsat varken şu an elinde bulunan her şeyi, en güzel şekilde değerlendirmelisin. Bu minvalde “Günü yaşa!” nasihati tam da bunun için söylenmiş olmalı. Aslında bu nasihat, dünün özlemi ve/veya yarının kaygısı içinde bunalan insanları psikolojik açıdan rahatlatma amacı taşır. Unutma ki mutlu olmak isteyen biri için küçük şeyler bile mutluluk sebebi olabilir.

Yarın tahmindir: Planla!

Kimileri için ne dün, ne bugün bir anlam ifade eder. Onlar için yalnızca yarın ve gelecek önemli olur.

Evet, yarın önemlidir; ama yarını sadece zihinsel olarak hayatın merkezine koymak ve hiçbir şey yapmamak çok da anlam ifade etmez. “Yarının insanı, yarın üzerinde düşünmek zorundadır.” diyen Alphonse Karr da geleceğin önemli olduğunu söylemenin yetmeyeceğinin ve yarına hazırlıklı girilmesi gerektiğinin ikazını yapar.

Bu bağlamda, ne olursa olsun, hiçbir şey hakkında sürekli “Yarın şunu yapacağım” dememek lazım. Tabii bunu planlı olmakla karıştırmamak gerek. Elbette planlı olmalısın. Burada kastettiğim şey sürekli erteleme eyleminde bulunmak.

Dün, bugün ve yarın bizlere çok şey söyler aslında. Ne geçmişi unutup bugünün anlamını kavramayı ihmal eden ne de bugünün anlamını kavrarken bir çıkmaza girip yarınını doğru şekilde planlamakta zorlananlardan olalım.

Zaten geçmişini unutup dünü hatırlamak istemeyenler, bugünün tadını çıkaramayıp geleceklerine dönük planlar yapmakta zorlanırlar. Oysa geçmişteki tecrübeler, bugünü de şekillendirir. Bu sebeple geçmişteki olayları, tecrübeleri iyi analiz ederek bugünü planlamalısın. Böylece gelecek adına daha sağlam adımlar atabilirsin.

Konuk Yazar: Rahime Sönmez Şen/Sosyolog & Editör

Yazara ait diğer yazıları okumak için buraya tıklayabilirsin.