İlk maaşın için pazarlık yapmaya hazır mısın?

İlk tam zamanlı işini kapmak heyecan verici, ama sıra teklife geldiğinde, o heyecan bazen yerini panik dolu düşüncelere bırakabilir: “Pazarlık yapmalı mıyım?”, “Ya daha fazlasını istersem ve bu yüzden teklifi geri çekerlerse?” vb. Oysa işin aslı şu: Pazarlık sadece deneyimli profesyonellerin tekelinde değil, senin de hakkın. Birkaç önemli noktaya dikkat edersen, bu aşamayı daha kolay ve sağlam adımlarla geçebilirsin. İşte sana yardımcı olacak ipuçları!

Müzakerenin ne olduğunu doğru anla

Çoğu kişi pazarlığı sadece para istemek gibi görür. Oysa bu bir uyum süreci. Sen işverene “Bu rolde nasıl birlikte büyüyebiliriz?” diye sormuş oluyorsun.
Bu sürece “zaten bir teklif aldım, şanslıyım” diye değil; “masaya potansiyelimi koyuyorum” bilinciyle yaklaş. Bir yük değil, katkı olduğunun farkında ol.

Maaş konuşmaktan çekinme

Yeni mezunların en sık yaptığı hata ne biliyor musun? Maaş konuşurken ya lafı dolandırmaları ya da mahcup olmaları.
Oysa bu kadar basit bir cümle çok şey değiştirir:

“Bu rolün kapsamına ve yaptığım araştırmalara göre, [senin belirlediğin rakama] yakın bir maaş mümkün mü diye merak ediyorum.”
Bu kibir değil, sorumluluk. Cevap hayır da olabilir, ama sen konuyu açtığın için bile fark yaratırsın.

İstediğin rakamı netleştir ve prova et

Pazarlık yaparken ne istediğini bilmek, sürecin en kritik adımlarından biri. Kafanda net bir rakam yoksa ya da bunu ifade ederken tereddüt edersen, karşı taraf bunu hemen fark eder. Bu yüzden, talep edeceğin maaşı önceden belirle, gerekirse bir arkadaşınla prova et. Net ve kararlı bir şekilde ifade ettiğinde, hem daha kararlı görünürsün hem de sürecin kontrolünü daha kolay elinde tutarsın.

Hevesli görün ama hemen razı olma

Rolü istemen doğal, ama bu “Ne verseniz kabulüm” havasına bürünmemeli; çünkü bu, çaresizlik gibi algılanabilir.
“Bu pozisyon beni gerçekten heyecanlandırıyor, iki taraf için de iyi bir uyum olmasını önemsiyorum” gibi cümleler, hem istekli hem de dengeli bir duruş sergiler.

Başka teklifin yoksa da güçsüz değilsin

Evet, başka bir iş teklifin olmayabilir, ama bu senin etkisiz olduğun anlamına gelmez. Problem çözme becerin, enerjin, kendini geliştirme isteğin, hepsi masaya koyduğun değerler. Seninle çalışmanın neden bir fırsat olduğunu birkaç örnekle göstermen bile yeterli olacaktır.

Katkını göster, karşılığını iste

Unutma, işe alım bir yardım kampanyası değil. Şirketin amacı, ekibine katkı sağlayacak doğru kişiyi bulmak…

“Bu rolün uzun vadede benim için sürdürülebilir ve verimli olmasını istiyorum. Sağlayabileceğim katkıyı yansıtacak bir maaşı birlikte değerlendirmemiz mümkün mü?” gibi bir yaklaşım, seni hemen farklı bir seviyeye taşır.

İlk maaşının gelecekteki kazancını şekillendireceğini unutma!

Pazarlık, sadece bugünü değil, gelecekteki kazançlarını da şekillendirir. İlk tekliften 3.000 TL fazla alman, belki o an büyük görünmeyebilir, ama unutma, sonraki zamlar, terfiler ve yan haklar hep o ilk baz maaş üzerinden belirlenecek. Bu yüzden mesele sadece “bu işi kapmak” değil; ileride kendine “Neden sormadım?” dememek.

Pazarlık etmek; rest çekmek ya da inatlaşmak değil, ne istediğini açıkça dile getirmek ve kendi değerinin farkında olmak demek. Belki teklif değişmeyecek, ama sen değişeceksin. O ilk talebini ifade ettiğinde şunu göreceksin: Kendini net bir şekilde ifade etmek, kariyer yolculuğunun en güçlü adımlarından biri ve bunu ne kadar erken öğrenirsen, o kadar sağlam ilerlersin.

Kaynak: Forbes

Loading spinner
**İçeriklerimizle ilgili görüş ve önerilerinizi editor@kariyer.net adresinden bize iletebilirsiniz.