Kendinizle ilgili kısaca bilgi verebilir misiniz?

Viyana’da işletme eğitimi aldım. Son sınıfı Marmara Üniversitesi Almanca İşletme Bölümü’nde bitirdim. Ardından yine Marmara Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları masterı yaptım. Üç seneye yakındır da Alcatel’deki görevimdeyim.

Alcatel’in ve Türkiye’deki telekomünikasyon sektörünün durumu ve geleceği hakkındaki görüşleriniz nelerdir ?

Telekomünikasyon sektörü şu an tüm dünyada bir duraklama dönemine girmiş durumda. Bu sadece Alcatel ve Türkiye’ye mahsus birşey değil. Fakat bu geçici bir dönemdir; çünkü telekomünikasyon ve haberleşme her zaman ihtiyaç duyulan ve teknolojinin gelişmesiyle gittikçe de yoğun bir şekilde ilerleyen bir sektör. Geleceğinin de parlak olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Firma yapınız ve firmanızdaki kariyer olanakları hakkında bilgi verebilir misiniz?

Alcatel uluslararası bir şirket. Faaliyet gösterdiği 130 ülkeden biri de Türkiye. Matrix bir organizasyon olduğu için, şirkette genelde ürün bazında bir dağılım söz konusudur. Her ürün Alcatel’in faaliyet gösterdiği her ülkede temsil edilmemektedir. Ürün bazında herkes belli birimlere rapor verir. Matrix bir organizasyon olduğu için de, merkez olarak bir bölgeye bağlı olunsa da, ürün bazında farklı merkezlere bağlı olunmaktadır. Türkiye’de ortalama 550-600 çalışanımız var. Türkiye’de üretim de yapılıyor. Örneğin, kartlı telefonlar üretiliyor ya da montajlama dediğimiz yurtdışından gelen parçaların birleştirmeleri yapılıyor. Buna göre de AR-GE merkezleri, ürünlerin satışı ve pazarlanması gibi çok çeşitli bölümler ve bunların dışında destek fonksiyonlarımız var.

Alcatel’in sunduğu staj imkanlarından bahsedebilir misiniz?

Her departmanda stajyer ihtiyacımız oluyor. Kış döneminde çoğunlukla meslek yüksek okulları ile çalışıyoruz. Haziran’dan Eylül’e kadar süren yaz döneminde ise üniversite stajyerleri alıyoruz. Üniversite stajyerlerinin Alcatel’de staj yapabilmeleri için Nisan sonuna kadar başvurmaları gerekiyor.

Yeni mezunlara yönelik kariyer imkanlarınız nedir ?

Telekom sektörü proje bazlı çalışan bir sektör olduğundan biz de Alcatel olarak bu şekilde çalışıyoruz. Bu nedenle yeni mezunlara yönelik ne zaman ne tip fırsatlar sunabileceğimiz belli olmuyor. İşe alımlarımız ihtiyaca göre şekilleniyor. Kimi zaman yetiştirmek için eleman alıyoruz, kimi zaman da tecrübe daha ön plana çıkıyor. Yeni mezunlarla her zaman kontak içindeyiz. Kariyer günlerine katılıyoruz. Özellikle yetiştirdikleri öğrenci tarzı, bizde yapılan işleri düşününce, gerekli bilgi ve tecrübe açısından, bize daha uygun olan üniversiteler ODTÜ, İTÜ, Boğaziçi Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi’dir.

Yeni mezunlara verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?

Yeni mezunların staj fırsatlarını kaçırmamaları ve staj yapmaları çok önemli; çünkü staj yaparken kendilerini gösterme fırsatları oluyor. En son katıldığımız bir üniversitenin kariyer günlerinde müdürlerimizden birinin işaret ettiği çok önemli bir nokta var; o da yeni mezunların bir konuda uzmanlaşmalarıdır. Yeni mezunlara okulda aldıkları eğitim dışında kendilerini diğerlerinden farklı kılabilecek bir özellik yakalamalarını tavsiye ediyorum. Türkiye’nin iyi bir üniversitesinden mezun olmak her zaman yeterli olmayabiliyor. Örneğin, aynı üniversiteden mezun adayı ele alalım. Bir tanesi belli bir programın sertifika kursu bitirmiş. Bu o kişinin merakını, hevesini gösterir ve kendine bu şekilde yeni bir beceri kazandırması, bizim gözümüzde değer kazanmasını sağlar. Kişinin kendisine yatırım yapması ve öğrenmeye açık olması, onun farkedilmesini sağlar. Bu noktaya müdürlerimiz özellikle önem vermekteler. Yeni mezunlara verebilecek en iyi tavsiye de bence bu..

Firmanızda uygulanan belli eğitim programları var mı? Var ise içerikleri ve yapısı ile ilgili bilgi alabilir miyiz?

Alcatel’in kendi üniversitesi var. Yeni bir ürün çıktığı zaman, mevcut elemanı ürün hakkında bilgilendirmek gerektiği için, çalışanlarımız çok yoğun ve faal bir şekilde eğitim programlarından geçiyorlar ve bu şekilde yeni teknolojiyi, yeni konuları ve yeni prosedürleri takip edebiliyorlar. İşe alınan çalışanlarımızın çoğu zaten ilk birkaç ayını eğitim ile geçiyor. Bu eğitimler, Türkiye’de şirket içinde veya şirket dışında danışmanlar aracılığıyla, gerekli olduğu durumlarda yurtddışındaki merkezlerde, ürünün AR-GE sinin yapıldığı yerlerde ya da Alcatel Ünversitesi’nde verilmektedir. Her durumda Alcatel eğitime çok fazla önem veren bir şirket.

İşe alım politikalarınız nelerdir?

İşe alımların söz konusu olması için öncelikle bir ihtiyacın doğması gereklidir. Bu ihtiyaç da bir ihale sonucu başlayan bir proje ile oluşur. Kendi şirket bünyemiz içinde bu eleman ihtiyacını karşılayamıyorsak, o zaman konunun uzmanlarını piyasadan bulmaya çalışıyoruz. Bunun için eleman ihtiyacı beliren departmanla birlikte İnsan Kaynakları ortaklaşa bir çalışma içne giriyorlar. Çok yoğun bir şekilde çok fazla insan alınacağı projeler söz konusu ise danışmanlar ile birlikte çalışıp, mülakatlar yapılıyor. Proje bazlı çalışıldığı için de belli işe alım kriterleri yok. Pozisyona ve ihaleye göre değişiyor.

İşe alımlarda internet size ne gibi faydalar sağlıyor ?

Adayların görüşmeye geleceği saatleri, mülakatların yapılacağı yerleri ve her türlü bilgilendirmeyi internet/intranet, e-mailler vasıtasıyla yapmayı, teknik kökenli insanlarla çalıştığım için, tercih ediyorum. Özellikle departman müdürlerini şirkette tutmak mecburiyetinde olmamam, her zaman her yerden internete bağlanıp onlara yolladığım bilgileri değerlendirebilmeleri internetin sağladığı en önemli avantajlardan. Bu çerçevede Kariyer.Net adaylar sunabilmekte bana zaman kazandırıyor ve avantaj sağlıyor.

Yeni projeleriniz var mı? Varsa, bunlarla ilgili bilgi verebilir misiniz?

Alcatel’in telekomünikasyonda en büyük müşterisi Türk Telekom, bu da Türkiye’nin ekonomik problemlerinden dolayı kimi zaman belirsizlikler oluşturabiliyor. Genelde telekom şirketlerinin en büyük sorunuda budur; çünkü özel anlamda telekomda hizmet veren ülkeler nispeten az sayıdadır. Örneğin Avrupa’da telekomünikasyon sektörü ya devlet tarafından ya da en azından bir ya da iki tane vendor tarafından kontrol edilir. Bunlar da tamamen finansman ve maliyetlere, yani ülkenin genel durumuna bağlıdır.