Çalışanlarının motivasyonunu ve bağlılıklarını yüksek tutmak Sony’nin öncelikli hedefi. Nisan 2008’de Ümraniye’deki yeni merkez ofisine taşınan Sony, çalışanlarını mutlu etmek adına çalışma şartlarını daha da iyileştirdi. Teknoloji devi Sony’nin Eurasia İK departmanın aynı zamanda kurucusu olan Sony Eurasia İnsan Kaynakları Direktörü Mustafa Gülser, Sony’deki İK süreçlerini ve Sony çalışanlarına özel uygulamalarını anlattı.

Şirketiniz kaç kişiden oluşuyor?

İki merkez kadromuz var, tamamı beyaz yaka olmak üzere 236 kişiden oluşuyor. 126 kişi Sony Avrupa Bilgi Sistemlerinin bir kolu olan İstanbul Service Center (ISC)’de, 110 kişi de Sony Eurasia Satış ve Pazarlama kadromuzda yer alıyor. Şirketimizin merkez dışındaki bölgelerindeki satış faaliyetlerini yürütmek üzere 9 kişilik bir kadrosu bulunuyor.

Çalışan profilinizi nasıl tanımlarsınız?

Sony Eurasia çalışanı profilini yaratıcı, dinamik, çalışan çeşitliliğine saygılı, çevreye duyarlı, değişime ayak uydurabilen, adaletli ve şeffaf olarak tanımlayabiliriz. Çalışan sayımızda kadın erkek eşitliğini ve çalışan çeşitliğini korumaya özen gösteriyoruz. Ayrıca bayan çalışanlarımızı yönetim kademelerinde destekliyor ve kişisel gelişim süreçleri boyunca yakından izliyoruz. 

İK departmanınızda kaç kişi çalışıyor?

Toplam 6 kişilik bir ekibiz.

Hangi operasyonlar outsource edilmiş durumda, hangilerini kendiniz yürütüyorsunuz?

Tüm bordrolama faaliyetleri outsource firma ile birlikte yürütülüyor, bordolama dışındaki tüm İK fonksiyonlarından biz sorumluyuz.

Geçtiğimiz sene kaç kişi işe aldınız? Ağırlıklı olarak hangi pozisyonlarda?

Geçtiğimiz yıl yazılım geliştirme ve hizmet destek ekibimizde 36, satış ve pazarlama şirketi kadromuzda da farklı pozisyonlarda 26 kişiyi işe aldık.

Departmanın kendi içinde görev ayrımları var mı?

Tüm İK çalışanlarımız, Hiyaku (daima yükseliş) felsefesinin Türkiye’deki baş temsilcisi olarak İK alanındaki tüm fonksiyonlardan sorumlu. Sony Eurasia olarak yatay organizasyon yapısını teşvik ediyoruz. İK departmanımızda da belirgin bir görev veya birim ayrımı yapmamaya özen gösteriyoruz. Bununla birlikte tüm ekip üyelerimiz çalışan iletişimi, işe alım, yetenek yönetimi, performans değerlendirme, ücret ve yan haklar, organizasyonel gelişim gibi temel İK fonksiyonlarında, uzmanlık ve ilgi alanlarına göre çeşitli proje takımlarında liderlik rolünü üstlenme şansını yakalıyor. Bu şekilde, çalışanların ve yönetimin taleplerine daha hızlı ve sistematik çözüm getirildiğine ve İK departmanı içerisinde de sinerji yaratıldığına inanıyoruz.

İK danışmanlığı alıyor musunuz?

Bordrolama hizmetleri, envanter ve analiz kullanımı, rotasyon ve terfi süreçlerinde sürekli; işe alımda da belirli sürelerle konusunda uzman firmalardan danışmanlık hizmeti alıyoruz. Sony Eurasia olarak tüm İK faaliyetlerinde Avrupa’daki iş ortaklarımız ve meslektaşlarımızla çok yakın çalıştığımız için İK süreçlerinde ileri seviyede ‘know how’ sahibiyiz. 

Nasıl bir performans değerlendirme sistemi uyguluyorsunuz?

Yaratıcılık, yenilikçilik ve sürekli gelişim Sony’nin başarısının kilit faktörleridir. Bu kilit faktörler ürünlerimizin kalitesi, tasarımı, müşterilerimiz ve tüketicilerimiz hakkındaki düşünce şeklimize yansır. Sony’nin başarı öyküsünü yazmış ve yazmakta olanlar ‘Sony Çalışanları’ dır. Performans değerlendirme sistemimiz olan WorkStyle’ı bu süreci desteklemek, gerek işimiz, gerekse kişisel gelişimimize ilişkin kısa ve uzun vadeli hedeflerimizi yansıtmak için tasarladık. WorkStyle her bireyin, stratejimize katkıda bulunmasını ve katılım seviyelerine göre ölçülmesini, değerlendirilmesini sağlıyor. Yalnızca hedef ve iş sonuçlarını değerlendirmekle kalmayıp, her bireyin kişisel hedeflerini belirlemesine, bu hedefler üzerinde çalışmasına, öğrenmesine ve gelişmesine de yardımcı oluyor. Bununla birlikte performans değerlendirme süreci çalışanlarımızın kişisel yetkinliklerine de odaklandığımız, yıl içinde kendini yenileyen aktif bir süreç. Yıl ortasında tekrar iş hedefleri üzerinde güncellemeler yapıyoruz.  Hangi yetkinliklere odaklanacağımızı da mali yıl başında yaptığımız 360 Derece Değerlendirme ve Geri Bildirim süreciyle belirliyor ve bu süreci de performans değerlendirme sürecinin bir parçası haline getiriyoruz.

Eğitim ihtiyaçlarını nasıl tespit ediyorsunuz?

Kişisel ve organizasyonel gelişim programımız sayesinde çalışanlarımız profesyonel oldukları alanlarda kendilerini yetiştirme ve geliştirme fırsatı yakalıyorlar. Eğitim ihtiyaçlarını önce çalışanlarımız ve bölüm müdürleriyle bir araya gelip yıllık eğitim planları oluşturarak hazırlıyoruz. Bu planları oluştururken 360 derece değerlendirme ve geribildirim sonuçlarını ve dünyadaki teknolojik değişimleri de göz önünde bulunduruyoruz. Tüm rolleri ve iş fonksiyonlarını kapsayan bir eğitim planlamamız var. Eğitim programımızı yurtiçi ve yurtdışında bulunan birçok eğitim firmasıyla ortaklaşa yürütüyoruz, bu süreçte Sony Avrupa’daki çalışma arkadaşlarımızın tecrübelerden ağılıklı olarak yararlanıyoruz.

En çok hangi alanlarda eğitimler gerçekleştiriyorsunuz?

Satış Pazarlama ve bilgi sistemleri konularıyla ilgili eğitimler bizim için vazgeçilmez. WORKSMART prensibinden yola çıkarak sağlıklı yaşam, iş ve özel hayat dengesini korumaya yönelik konularda yurtdışındaki iş ortaklarımızla eğitim çalışmalarımız oluyor. Belirli rollerimizle ilgili yurtdışındaki çeşitli seminerlere ve kongrelere katılıyoruz. Çalışanlarımıza katılamadıkları kongre ve seminerleri izlemeleri için öğle aralarında ofisteki dijital platformlarımızda Brown Bag Seminars fırsatı veriyoruz. Ayrıca yeni çıkacak veya geliştirilecek olan Sony ürünleri, teknolojiler ve pazar bilgileri hakkında Avrupa çapında ‘Knowledge Sessions’ adı verilen genel paylaşım platformumuz sayesinde önce Sony çalışanlarının, aynı anda bilgilendirilmesini sağlıyoruz. Bunların dışında kişisel gelişim, liderlik ve teknik gibi ana başlıklar altında birçok konuda mali yılımız içerisinde farklı zamanlarda çalışmalarımız oluyor. Her bir çalışanımız yılda ortalama 20 saat eğitim alıyor.

Çalışanlarınıza nasıl bir iş ortamı sunuyorsunuz?

Çalışanlarımızın motivasyonunu ve bağlılıklarını yüksek tutmak bizim öncelikli hedefimiz. Nisan 2008’de Ümraniye’deki yeni merkez ofisimize taşındıktan Sony Avrupa’da da örnek olarak gösterilen bazı yenilikleri gerçekleştirdik. Ofis binamızda ‘Experience Sony’ adında kendi ürünlerimizden oluşan bir platform inşa edildi. Bu platform kısa zamanda ürün lansmanları, bayi ziyaretleri, toplantılar ve işe alım sürecinde adaylarımızla birlikte kullandığımız etkileyici bir alana dönüştü. Çalışanlarımıza yönelik, binada her katta birer ‘chill out room’ oluşturduk. Bu odalara Sony’nin en yeni ürünlerini yerleştirdik. Böylece çalışanlarımız Full HD televizyonlarda PS 3 oyunlarını oynamanın ve en yeni kamera ve fotoğraf makineleriyle tanışmanın zevkini çıkarma fırsatı buluyorlar. Bunlarla beraber Sony ürünleri ödünç sistemiyle yine çalışanlarımız, çeşitli film, müzik ve oyunları ödünç alarak Blue ray teknolojisini yakından takip ediyorlar. Ayrıca yeni merkezimizdeki açık ofis sistemimiz sayesinde hem departman içi hem de departmanlar arası etkileşimi arttırdığımıza inanıyoruz. Çalışanlarımıza yönelik öğle aralarında ofis etrafındaki alışveriş merkezlerine servis uygulaması başlattık. Çalışanlarımızın en çok sevdiği diğer bir uygulama da sabah saatlerinde ofis katlarında dolaşan kahvaltı ve gün boyu taze meyve servisimiz. 

İşe alımda her adayın mutlaka geçtiği aşamalar neler?

İşe alım süreçlerimizin verimli, adil gerçekleşmesi ve makul sürelerde sonuçlanması için hem Sony Avrupa ofislerinde hem de Sony Türkiye ofisimizde belli standartlarımız var. Her pozisyonun görev tanımı, yetkinlik modeli ve bu pozisyondaki kişilerden beklenen özellikleri belirli durumda ve gerekli olduğunda revize ediliyor. Kariyer.net, iç referans sistemimiz ve farklı kaynaklar aracılığıyla uygun bulduğumuz özgeçmişlerle önce telefon mülakatı sonra yüz yüze görüşme gerçekleştiriyoruz. İş görüşmelerimizde durumsal ve yetkinlik bazlı mülakat sürecinden geçen ve pozisyonun gerektirdiği yetkinlik ve donanıma sahip olan adaylar bir sonraki görüşmelerini bağlı çalışacakları departman yöneticisiyle gerçekleştiriyor. Uygun bulduğumuz adaylarla sırasıyla kişilik envanteri, mesleki ilgi alanları ve zihinsel yeti analizleri, referans araştırması, iş teklifi süreçlerimizi ve geri dönüşlerimizi hızlıca tamamlıyoruz.

Sony Avrupa’nın her yıl uyguladığı “European Graduate Programme” da Sony bünyesindeki açık pozisyonların doldurulmasına yardımcı olabiliyor. Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde farklı Sony departmanlarında 1’er yıl çalışma imkanı sunan bu program toplam 2 yıl sürüyor. Programa başvuru, Sony içerisinden olduğu gibi dışarıdan da olabiliyor. Kayıtlar başladığında EGP’ye katılımı teşvik etmek ve çalışanlarımızın bu programdan faydalanmalarını sağlayabilmek için şirket içerisinde duyuru yapıp detaylı olarak bilgilendirme yapıyoruz. Böylelikle EGP’yi, işe alım fonksiyonuna yardımcı bir program olmasının yanı sıra çalışanlarımızın kişisel ve yönetsel gelişimlerine katkıda bulunan bir program haline getiriyoruz.

Oryantasyon eğitimi süreciniz nasıl işliyor?

Oryantasyon önemle üzerinde durduğumuz bir konu. Oryantasyon sürecimizi bir ay içerisine yayarak tamamlıyoruz. Hoş geldin ekibimiz, yeni çalışanımızı ilk iş gününde Sony’deki kariyerinde gerekli olabilecek araç ve ekipmanlardan oluşan bir dosyayla karşılıyor. Tüm yeni çalışanlarımızın masalarına, ofis malzemelerinden oluşan ilk gün paketi yerleştiriyoruz. Sonrasında bina ve departmanların tanıtımı yapıldıktan sonra, önce kendi çalışma arkadaşları sonra da tüm şirket çalışanlarıyla tanıştırılıyor. İlk ay boyunca, İK çalışanları ve farklı departmanlardaki yöneticiler, kendi departmanlarındaki işleyiş ve süreçlerin tanıtımını yapıyorlar. Çalışanlarımızın ilk izlenimleri bizler için çok önemli. Tüm bu süreçle yeni çalışanlarımızın işe ve çalışma ortamına adapte olmalarını kolaylaştırdığımıza inanıyoruz.

Kurum kültürünüzü nasıl tanımlarsınız?

‘like.no.other’ ile yola çıkan Sony kültürü, ne Japon ne Amerikan ne de Batı Avrupa kültürlerinin ana özelliklerini taşır. “Global Düşün, Yerel Davran” felsefemiz ile tam  uyumludur. Sony olarak kültürümüz esnek, dinamik, hoşgörülü, yaratıcılığa önem veren ve özgürlükçü bir yapıda. Bu her zaman faaliyet gösterdiğimiz pazarlardaki lider konumumuzdan kaynaklanıyor. Sony’de hatalardan ders çıkarıp bu hataları başarıya dönüştüren bir kurum kültürü bulunmakta. Böylece hep en iyisi ve en farklısı olarak ortaya çıkmak Sony’yi, hem çalışanlarımız hem de tüketici gözünde çok özel bir yere konumlandırıyor.

Krize yönelik İK olarak aldığınız önemler var mı?

Sony de birçok köklü kuruluş gibi geçmişte gerek küresel gerek bölgesel krizler atlattı. Kriz yönetimi planlaması konularında Sony Eurasia’da çok ciddi bilgi birikimimiz var. Kriz konusunda öncelikle bu deneyimli yönetim ekibimizden destek alıyoruz. Stratejik yönümüzü de Sony Corporation ve Sony Avrupa belirliyor. Bununla birlikte tüm çalışanlar olarak çevreye duyarlı tasarruflara gidiyoruz. Sony’nin teknolojisinin ve yaratıcı ekibinin desteğini arkamıza alarak. En önemli önlemlerimizin başında seyahat ve ofis giderlerinin gözden geçirilmesi yer alıyor. Sık aralıklarla gerçekleşen iş seyahatlerini ve toplantılarını, toplantı odalarımızda kurduğumuz Sony video konferans ekipmanları aracılığıyla aza indirdik. Yine bu televizyonlar aracılığıyla eğitim ve seminerlerimize ara vermeden devam ediyoruz. Krizin aynı zamanda bir fırsat olduğuna inanan bir yapımız var. Bu krizden de pazar paylarını arttırarak çıkacağımıza inanıyoruz. Bununla birlikte tüm çalışanlar olarak Sony’nin teknolojisinin ve yaratıcı ekibinin desteğini arkamıza alarak çevreye duyarlı tasarruflara gidiyoruz.

Sosyal sorumluluğa yönelik yürüttüğünüz projeleriniz var mı?

Sony Türkiye olarak, saygın bir marka olmanın gerekliliklerinden bir tanesinin de sosyal sorumluluk projelerini en üst düzeyde gerçekleştirmek olduğunu biliyoruz. Prestijli sivil toplum örgütleri ile birlikte projelerimizi gerçekleştirip Sony projelerini teşvik edici aksiyonlar alıyoruz.

Yakın dönemdeki İK’ya yönelik projelerinizden bahseder misiniz?

‘Sony People Strategy’projesi kapsamında yetenek yönetimi çalışmaları, 2 yılda bir gerçekleştirdiğimiz çalışan memnuniyet anketi (OPEN) relansmanı ve ‘The Energy Project’ kapsamında sağlıklı yaşam ve performans artırımına yönelik gelişim programı kısa dönemde tamamlamak istediğimiz projeler arasında.

Mustafa Gülser hakkında

Ne zamandır Sony Türkiye’de görev yapıyorsunuz?

1990 yılından bu yana Sony Eurasia’da çalışıyorum. Bu süre zarfında Sony Gulf ve Almanya’daki Sony merkez ofislerinde de çalışma fırsatı yakaladım. Sony Eurasia’da Satış ve Pazarlama, Bilgi İşlem, Lojistik, Tedarik ve Satış Sonrası Servis Departmanlarında çalıştıktan sonra 2001 yılında İK Departmanını kurdum. 2001’den beri Sony Eurasia İK Direktörü olarak çalışıyorum.

Göreve başladığınızda öncelik verdiğiniz konu veya konular neler oldu?

2001 kriziyle birlikte İnsan Kaynakları masasına oturduğumda kriz yönetimi konusunda acil eylem planları üzerinde çalıştım. Hemen sonrasında Sony Avrupa’nın Kriz Yönetimi Ödülü’ne layık görüldük. Ardından işgücünün yeniden yapılandırılması ve değişim programı oluşturma gibi temel İK konularında çalıştım.

Neden İK alanında çalışmayı seçtiniz?

2001’den önce Sony Eurasia olarak Sony Avrupa’daki İK merkezinden destek almaktaydık. 2001’de yeniden yapılanma süreciyle birlikte ben de İK ile birlikte birçok farklı fonksiyondan sorumlu olma şansını yakaladım.

İşinizle ilgili en sevdiğiniz şey nedir?

Çalışanlarımızın gelişimini izlemek ve yetkinliklerini arttırdıkları yeni ortamlar hazırlamak benim için çok önemli. Liderlik, yenilikçilik ve başarının Sony çalışanlarının DNA’sında olduğunu düşünüyorum. Bu yetkinliklerin gelişimi için sürekli gelişime katkıda bulunmak beni çok mutlu ediyor.

İşinizle ilgili sizi çok etkileyen bir anınızı paylaşır mısınız?

1992 yılında Pazarlama Müdürü iken Tokyo’ya yaptığım ilk iş gezisi sırasında Sony Corporation merkez çalışanları için düzenlenen bir yılbaşı partisine davet edilmiştim. Enfes sushiler ve Japon mutfağının çok özel yemeklerini eşliğinde çok orjinal bir eğlence programı yapıldı. Bol bol ‘sake’ içildi. Saatler gece yarısına varırken herkes partiyi terk etmeye başladı. Sony merkez binasının tam karşısındaki otelime varıp pencereden dışarı baktığımda gördüklerime inanamadım. Merkez ofisin ışıkları tek tek yanmaya başladı. Tüm Japon iş arkadaşlarım eve dönmek yerine ofise dönüp çalışmaya kaldıkları yerden devam ediyorlardı. Bu bana ‘Karoshi”yi (aşırı çalışmaktan ölüm) anımsatmıştı. Günümüzde Sony Avrupa ve diğer Sony şirketleri WORKSMART kapsamında iş- özel hayat dengesini korumaya büyük önem gösteriyorlar.

Mülakatlar için özel bir sorunuz var mı?

Mülakatlarda adaylara neyi yapmaktan heyecan duyduklarını, enerjilerini nereden aldıklarını sorarım. İnsanların yapmaktan zevk aldıkları, mutlu oldukları işlerde çalışmasının çok önemli olduğuna inanıyorum.