Dünyada geleceğin meslekleri arasında hızla yerini alan yapay zeka ve makine öğrenimi alanları ile ülkemiz üniversitelerinin tanışıklığı çok eski yıllara dayanmıyor. Halihazırda üniversitelerimizde doğrudan yapay zeka alanında eğitim verilen 2 farklı program bulunuyor. İlki Yapay Zeka Mühendisliği ikincisi de Yapay Zeka ve Veri Mühendisliği. Bu iki program devlet üniversitelerinde Ankara, Hacettepe ve İTÜ’de öğrenci alıyor. Vakıf üniversitelerinde de Bahçeşehir, Ostim Teknik ve TOBB ETÜ’de bulunuyor. 2022 YKS’de bu iki programa 239 öğrenci alındı. Yukarıda ifade ettiğimiz gibi üniversitelerimizin yeni yeni ilgi duydukları programlar. Her geçen yıl bunlara yenilerinin eklenmesini bekliyoruz.
Doğrudan olmasa da dolaylı olarak bilgisayar mühendisliği ve yazılım mühendisliği okuyup yapay zekâ alanına yönelenler de var. Yazılım alanı için 2022 YKS’ de 4 bin 164, bilgisayar alanı için ise mühendislik de dahil diğer tüm bilgisayar bilimleri için 13 bin 830 kontenjan açıldı. Bu alanlardan mezun olanların ne kadarının yapay zekâ alanına yöneldiklerini bilmemekle birlikte gittikçe bu alanda uzmanlaşma eğiliminin arttığını gözlemliyoruz.
Makine öğreniminde de makine mühendisliği en çok öğrenci alan programların başında geliyor. Doğrudan makine mühendisliği eğitimi almasan bile ilgi ve çalışma alanları birbirine yakın olan çok sayıda alternatif makine programlarından bahsedebiliriz. Bunlar arasında Biyomedikal Mühendisliği, Biyoteknoloji, Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği, Endüstriyel Tasarım Mühendisliği, Enerji Sistemleri Mühendisliği, Gemi İnşaatı ve Gemi Makineleri Mühendisliği, Gemi ve Deniz Teknolojisi Mühendisliği, Havacılık ve Uzay Mühendisliği, İmalat Mühendisliği, Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği, Mekatronik Mühendisliği, Nanoteknoloji Mühendisliği, Otomotiv Mühendisliği, Raylı Sistemler Mühendisliği, Tarım Makineleri ve Teknolojileri Mühendisliği, Tıp Mühendisliği, Uçak Gövde ve Motor Bakımı, Uçak Mühendisliği ile Uzay ve Uydu Mühendisliği gibi programlar akla ilk gelenler arasında. Bu mühendislik alanlarının birçoğu temel makine ilgisi ve gereksinimini kendi özel alanlarında karşılayacak nitelikte.
İlgi duyduğun bir programı seçerken sadece o bölümün adıyla tanımlanmış programla kendini kısıtlamamalı, o programla benzer alanlarda çalışabileceğin farklı programlara da tercih listeni açmalısın. Örneğin; makine mühendislerinin yoğun olarak çalıştığı otomotiv sektöründe artık otomotiv mühendislerine de fazlasıyla ihtiyaç duyuluyor. Makine mühendisliğinde hem mezun sayısının hem de kontenjanların çok yüksek olması işe girişte rekabetin de yüksek olmasına neden olabiliyor. Mezun ve kontenjan sayıları daha düşük olan mikro mühendislik alanlarında rekabet daha az olacağı için bu şansını daha da artırabilirsin.
Teknik ve mühendislik programlarını tercih ederken alacağın eğitimin o teknolojiyi içinde barındıran coğrafyada eğitim alman da son derece önemli. Örneğin; otomotiv sektörünün en gelişmiş olduğu ilimiz Bursa’da bu eğitimi almak Erzurum ya da Isparta’da bu eğitimi almaktan çok daha farklı avantajlar sağlayabilir. Teknik eğitim sürecinde staj olanaklarının geniş olduğu bir kentte bulunman hem iş deneyimi hem de saha koşullarını daha erkenden öğrenmen bakımından çok önemli ve değerlidir.
Mühendislik eğitimi veren üniversitelerin eğitim altyapısının ve donanımının uygunluğu da bir diğer tercih sebebin olmalıdır. Örneğin; ülkenin hemen her üniversitesinde makine mühendisliği programı olmasına rağmen bazılarının fiziki ve akademik donanımı bir diğerine göre çok daha yeterli düzeyde olabilir. Uygulamalı eğitim gerektiren mühendislik programlarında eğitim sadece masa başında gerçekleşmez. Makineye, alet edevat ve araç gereçlere mutlaka dokunman ve üniversitenin teknoloji laboratuvarlarının son derece donanımlı olması gerekir. Mühendislik programlarını seçerken üniversite niteliğini asla göz ardı etme.
Sorunun cevabını dinlemek istersen videomuzu izleyebilirsin.
