Alara Tarım’ın Girişimci Ödülü sahibi CEO’su Kerim Taner üç yıl içinde Alara Tarım’ı dünyanın bir numaralı kiraz, iki numaralı incir üreticisi haline getirdi. Taner, bu başarının tüm Alara çalışanlarına ve üreticilerine ait olduğunu söylüyor.
İklimi, coğrafyası ve verimli topraklarıyla Türkiye, tarım için dünyada en büyük potansiyele sahip ülkelerden biri. Ancak şimdiye kadar ülkemiz, global tarım pazarına ve politikalarına uyum sağlayamadığından, bu potansiyeli gerektiği gibi değerlendiremiyordu. Alara Tarım bu kaderi değiştirdi.
Alara Tarım şu anda kirazda Avrupa’nın, incirde ise dünyanın bir numaralı ihracatçısı. 4 yıl içinde ciro bazında yüzde 1000’e yaklaşan bir büyüme gösteren şirketin bu başarısı, henüz 35 yaşındaki genç CEO Kerim Taner’in vizyonu sayesinde gerçekleşmiş. Üretime getirilen teknoloji ve standardizasyonun yanı sıra meyve süresini artırmak amacıyla dünya çapında yapılan yatırımlar sayesinde Alara Tarım, dünyanın sayılı şirketleri arasına girdi.
Avrupa’nın kirazı, dünyanın inciri Alara’dan
Alara Tarım, Türkiye’nin tarımsal kalkınmasının öncü şirketi. Üretim ve pazarlama için kurduğu entegre model, sadece Türkiye’de değil dünyada da tek. Fidanlık, meyve bahçeleri ve dış ticaret olarak üç ayrı bölümden oluşan model sayesinde, on bini aşkın üretici iş sahibi olurken, üretilen meyveler, ABD’den Güney Afrika’ya kadar 20 ülkeye ihraç ediliyor.
Türk meyvesinin imajı değişti
Kerim Taner’in 1989 yılında aile şirketinde genel müdürlük görevini üstlenmesinin ardından şirketin global pazarlama ağını genişletti. Perakende devleri Marks & Spencer, Tesco, Carrefour, Spar, Migros müşteri portföyüne katıldı. Taner’in görevi aldığında 350 bin dolar olan ciro, 2004 yılında neredeyse 1000 kat artarak 37 milyon dolara ulaştı ve Alara, Türkiye’nin en büyük tarım firması oldu. Şirket, bugün kirazda Avrupa’nın, incirde ise dünyanın en büyük ihracatçısı. Yurtdışında “Türk meyvesinin kalitesiz imajını” değiştirmeyi başaran Kerim Taner, bunu üretime getirdiği teknoloji ve standardizasyonla yaptı.
Hedef: 2010’da 100 milyon dolar ciro
Alara Tarım’ın girişimlerinin sonucu çok başarılı. İngiltere’nin lider kiraz satıcısı Marks&Spencer, Alara’yı ana tedarikçi olarak konumlandırarak ithalatının yüzde 55’ini gerçekleştirmeye başladı. Alara, bununla da yetinmeyerek İngiltere’de İngiliz kirazlarını işlemek üzere bir şirket kurdu. Alara, ‘global tedarik’ adlı projesiyle de farklılığını kanıtladı. Türkiye’de 4 ay olan kiraz sezonunu uzatmak için Arjantin’de ve Patagonya’da yatırım yaparak kiraz tedarikini 8 aya çıkardı. Bu proje 5 yıl içinde Çin’de de devreye girecek. 2010 yılında 100 milyon dolar ciro hedefleyen Kerim Taner’in amacı Türkiye’yi Avrupa’nın meyve bahçesi haline dönüştürmek.
Üreticiler eğitiliyor
Alara Tarım’ı farklı kılan bir diğer özellik de AB tarım politikalarına uyumlu üretim yapma hedefi doğrultusunda üreticileri de eğitmesi. Fidecilik, aşılama ve meyve türleri gibi konularda sürekli eğitilen üreticiler, ilerde Türk tarım sektörünün çok daha ileri gideceğini gösteriyor.
Genç bir vizyoner: Kerim Taner
Alara Tarım’ın genç CEO’su Kerim Taner, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu. Daha sonra Marmara Üniversitesi’nde “Türk Tarımı’nın AB Tarım Politikası’na Uyumu” konulu master çalışmasını yapan Taner, akademik birikimini iş yaşamında başarıyla kullanan liderlerden.
Profesyonel özgeçmişinizi kısaca anlatabilir misiniz?
Profesyonel hayatıma 1988 yılında üniversite eğitimimle beraber başladım. Alara’da satın alma, kalite güvence, lojistik, üretim görevlerinden sonra ağırlıklı pazarlama görevini yürüttüm. 1996 yılından 2004’e kadar Genel Müdür, 2004 yılbaşı itibarıyla da CEO olarak devam ediyorum. Belçika’da ve İngiltere’de dağıtım ve pazarlama şirketlerinde, Arjantin’de meyve ihracatı yapan Rio Alara’da kurucu ortak ve yönetim kurulu üyesiyim.
Alara Tarım’ı farklı kılan şey nedir? Başarınızın anahtarını nasıl tanımlarsınız?
Alara’yı farklı kılan, ilgili olduğu her konuda sürekli farklı olma arzusu. Pazar odaklı, yenilikçi, gelişimci ve devrimci yaklaşımlarımızı samimi ve dürüst şirket kültürüyle birleştirdik. Yapılmayanları cesaretle uyguladık. Konumuzla ilgili tüm dünya ile sürekli iletişim halinde yarına hazırlamaya çalışıyoruz.
Girişimci Ödülü sizce neden size verildi?
Ülkemizde uyuyan tarım sektöründe yakaladığımız hızlı büyüme, markalaşma ve dünya liderliği yanı sıra tüm sektörde gerçekleştirdiğimiz global entegre is modelimiz bize bu ödülü getirdi. Bu ödülde binlerce üreticimiz, işçimiz ve personelimizin büyük payı var. Bu ödül kişi olarak bana değil, bu işi bu noktalara getiren tüm Alara grubuna aittir.
Sizce Alara Tarım Türkiye’ye nasıl bir katkıda bulunuyor?
Alara Türkiye tarımının global tarım sektöründe çok büyük güç ve potansiyele sahip olduğuna inanıyor. Ziraat yapılabilir geniş alanlar, zengin su kaynakları, elverişli iş gücü, pazara yakınlık ve etkin kurulmuş tarım teşkilatı… Bu özellikler ve doğru yatırımlar Türkiye’yi AB’nin meyve bahçesi yapmaya yeterli. Bizim de vizyonumuz ve çalışmalarımız bu doğrultuda.
AB’ye uyum sürecinde Türk tarımını nasıl değerlendiriyorsunuz?
AB’nin en büyük eleştirisi tarımla ilgili güvenilir ve doğru bir veri tabanı olmaması. Ölçülemeyen bir şey değerlendirilemez ve geliştirilemez. Bu nedenle çok acil Türk tarımıyla ilgili üretim alanları, ürün haritaları, üretim miktarları, iş gücü ile ilgili veri tabanı oluşturulmalı ve Türkiye’nin tarımdaki bugünü ve potansiyeli AB ile incelenerek Türk tarımının gelişen AB pazarına risk yerine büyük üretim desteği verebileceği ortaya çıkarılmalıdır. Üretici eğitimleriyle güvenilir, kaliteli, verimli ve rekabetçi üretim desteklenmelidir.
Alara Meyve Evi Projesi nasıl doğdu? Şu anki durumu nedir?
Amacımız yurt içi tüketicilerimize ve fidan yatırımcılarımıza dünya pazarlarında talep gören yeni ürünleri tanıtmak. Türkiye meyvecilikte dünya pazarının çok gerisinde kaldı. Yeni çeşit ürün ve fidanlar yavaş yavaş Türk tüketicisinin de sofralarını süslemeye başladı. Aynı zamanda meyve evimizi Türk gençliğine açtık. Bu yıl 9000 öğrenci meyve evimizi ziyaret ederek meyve yetiştiriciliği üzerine eğitim alırken yeni meyvelerimizi tattı. Dünya gençliğinin en önemli sağlık problemi obezite. Biz de sağlıklı beslenmeyle ilgili çocuklarımızı eğitmeye ve meyve yemelerini tevsik etmeye çalışıyoruz.
İşinizle ilgili en sevdiğiniz şey nedir?
Yurt içi ve yurt dışı seyahat etmek. Dinamik ve meraklı bir yapıya sahibim. İşim benim bu özelliklerimi tatmin ediyor. Sürekli seyahat halindeyim. Yeni yerler görmek, insanlarla tanışmak, kültürlerle yaşamak çok büyük zenginlik.
Çalışanlarınızda aradığınız en önemli özellik nedir?
Pozitif, proaktif, enerjik, yenilikçi, fark yaratıcı ve arzulu takım oyuncusu olmaları. Yaptıkları işi en iyi şekilde yaparken yaptığından zevk alan, gurur duyan ve çevresine ışık saçan kişilerle çalışmaktan ben de zevk alıyorum. En fazla zamanımızı geçirdiğimiz yer iş yerimiz. Burayı hoş tutmamız, yapıcı ilişkiler ve iletişimle doldurmamız hayatimizin kalitesini ve tatminini yükseltir.
Gelecek için hedefleriniz neler?
Türkiye’yi AB’nin meyve bahçesi yaparken Alara’yı da dünyanın en başarılı ve mükemmel şirketlerinden biri yapmak. Hem finansal hem de kurumsal olarak.
“İnsan Kaynakları faaliyetlerimizin özü toprağa dayanıyor”
Alara Tarım, faaliyet gösterdiği sektör itibariyle farklı bir kurum kültürüne sahip. Şirketin İnsan Kaynakları Yöneticisi Birol Karamuk, “tamamen emeğe dayalı bir alan olan tarımda başarılı olmanın yolu da insan emeğine saygı duymaktan geçiyor” diyor.
Alara Tarım’da İnsan Kaynakları politikasını nasıl özetlersiniz?
Alara Tarım insan kaynakları politikalarımızın özü, toprağa dayanıyor. Şirket faaliyet alanlarına bakıldığında ; bodur ve yarı bodur meyve fidanı üretimi ve pazarlaması, meyve üreticiliği, plantasyon oluşturma, meyve ihracatını sayabiliriz. Bu organizasyonlar gelişmiş durumda. İnsan Kaynakları Envanterimize göre ağırlıklı Ziraat ve Gıda Mühendislerinden oluşan, 121 kadrolu personel, 3000 mevsimsel işgücü sayısıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz.
“İnsan odaklı yaklaşım” cümlesinin herhalde en anlam bulduğu çalışma sahası, tarım olsa gerek. Değişik nitelik ve yetkinlik profiline sahip çalışanlarımız, takım ruhuna sahip üyelerden oluşuyor. Çalışanlarımız, şirket içerisinde ve dışında, ülkemizde ve yurtdışında değişik konu ve organizasyonlarda, üyesi olduğu şirketini ve çalışma arkadaşlarını başarıyla temsil ediyor. Gelişmelere dayalı değişime ve yeniliğe son derece açık bir çalışan ve şirket yapısına sahibiz. Çalışanlar, sürekli olarak yazılı ve sözlü önerilerle yönetime katılım sağlıyorlar. Bu süreç içerisinde, değişim ve gelişim için çalışanların, katkılarını sağladığını önemle belirtmem gerekiyor. Kalite sistemleri sertifikasyonlarımız içerisinde; ETI, BRC, HACCP, EUREPGAP ve TSE-ISO-EN 9001-2000 sertifikaları yer alıyor.
Şirketinizin nasıl bir organizasyon yapısı var?
Alara Tarım yönetim organizasyonu, yatay ilişkileri içeren ve matriks türde organizasyonların yoğun olduğu dinamik bir yapı içeriyor. İ.K.Direktörlüğü, Mali İşler Direktörlüğü, İdari İşler Direktörlüğü, Dış Ticaret Operasyon Direktörlüğü, Eurepgap Yönetim Direktörlüğü, Bitki Koruma Direktörlüğü, Fidan Üretim ve Pazarlama Direktörlüğü, Plantasyon Projelendirme ve Uygulama Direktörlüğü, Bahçeler Direktörlüğü olmak üzere 9 direktörlükten oluşuyor. Türkiye genelinde bölgeler bazında tarımsal üretim alanlarına göre de organizasyon merkezleri oluşmuş durumda.
İnsan kaynakları politikalarımız, şirket misyon, vizyon ve değerlerine dayalı olarak stratejik olarak geliştirilmiş ve şirketin diğer politikalarıyla paralel ve uyumlu işlevlerden oluşmakta. İş analizine dayalı olarak görev ve rol tanımları çıkarılıyor. İş gerekleri, belirleniyor ve işi yapacak insanın nitelik ve yetkinlik profili oluşturuluyor. “Doğru işe doğru insan”ın yerleştirilmesi, işbaşı ve teknik iş oryantasyonları, çalışanların bireysel gelişimlerinin planlaması, eğitim ihtiyaçlarının tespiti, ihtiyacı karşılayan eğitim organizasyonları ve etkinlik takipleri, performans değerlendirme ve geri bildirimleri, Eşit işe eşit ücret anlayışına dayalı Ücret yönetimi, Performansa dayalı prim uygulamaları ve motivasyon uygulamalarına devam olunmakta.
Tarımsal alanlarda ; Gerekli işgücünün temini, eğitimi, gelişimi ve verimliliğin yüksek performansla ve yüksek moral ve motivasyonla sağlanacağı insan kaynakları uygulama çalışmalarımız devam ediyor.
Kurum kültürünüzde çalışanlarınızın rolü nedir?
Sorunuzu cevaplamadan önce firma kuruluş tarihi ve gelişiminden ve Alara takımı olarak en son başarımızdan kısaca söz etmem gerekiyor. 1984 yılında Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Yavuz Taner’in önderliğinde kurulan ve sonradan genç kuşağın temsilcisi olarak Genel Müdürümüz Sn. Kerim Taner’in katılımıyla daha da güçlenen Alara Tarım, Türkiye’nin ve Dünya’nın meyve ihracatında çok önemli bir kuruluşu haline gelmiş ve yaptığı profesyonel çalışmalar ve genç ekibinin deneyimleriyle geliştirdiği süper projeler sayesinde 2004 yılı ihracatını 35.000.000 $’lık bir rakama ulaştırmıştır.
Bilindiği üzere, yazılı ve görsel basında da geniş bir biçimde yansıyan bu yıl Türkiye’ de “Yılın Girişimcisi” işadamı, Alara Tarım Genel Müdürü Sn Kerim Taner oldu. Sn Kerim Taner, Ernst & Young’ın düzenlediği bu organizasyonda Monte Carlo’ da yapılacak “Dünyada Yılın Girişimcisi” yarışmasında Türkiye’yi temsil edecek. Dünya’nın en büyük incir, Avrupa’nın en büyük kiraz ihracatçısı ve Türkiye’nin en büyük kiraz alım şirketi Alara Tarım, sistemli bir çalışmayla, Türkiye’de meyve ihracatının ve ihracata uygun doğru meyve çeşitlerinin üretilmesiyle ilgili fidancılık faaliyetlerini ve dolayısıyla sektörü çok ileri boyutlara taşıdı.
İnsan Kaynakları adına gelecek için planlarınız, hedefleriniz neler?
Alara Tarım, Türkiye’de 4 ay olan kiraz sezonunu uzatmak için Arjantin Patagonya’ da yatırım yaparak kiraz tedarikini 8 aya çıkardı. Bu proje 5 yıl içinde Çin’de de devreye girecek. 2010 yılında 100 milyon dolar ciro hedefleyen Alara Tarım’ın amacı, Türkiye’yi Avrupa’nın meyve bahçesi haline dönüştürmek. Bu uğurda, insan kaynakları adına gelecek için planlarımız ve hedeflerimiz ; Şirket değerlerine dayalı insan kaynakları yönetim etkisinin devamlılığını sağlamak ve insan kaynakları uygulamalarını daha da geliştirmek için uygun zamanda uygun yerde ve uygun araç ve ekipmanlarla sürekli iyileştirme çalışmalarını sürdürmektir.