Potansiyelinle bulunduğun ortam arasındaki uyumsuzluk zaman zaman motivasyonunu düşürüyor olabilir; ama belki de sorun sende değil, sistemdedir. Bu yazıda hem bu sorgulamayı anlamlandırıyor hem de içinden çıkmanın yollarını konuşuyoruz.
Sürekli soru sormak: “Acaba fazla mı geliyorum?”
Her sabah işine giderken içini kemiren bir düşünce varsa, yalnız değilsin:
“Ben bu iş için fazla mıyım?”
Belki fikirlerin fazla yenilikçi bulundu, belki önerilerin ciddiye alınmadı, belki de hep ‘fazla detaycı’, ‘fazla idealist’, ‘fazla sorgulayıcı’ oldun. Zamanla bu “fazlalıklar” sana bir yük gibi hissettirmeye başladıysa, aslında oldukça yaygın, ama sessiz yaşanan bir sendromun içindesin.
Bu duygu nereden geliyor?
“Ben bu iş için fazla mıyım?” sendromu, çoğu zaman potansiyelinin altında bir işle meşgul olmak, yeterince takdir görmemek veya çalıştığın kurumun kültürüyle kişisel değerlerinin çakışmasıyla ortaya çıkar. Bunun bazı belirtileri şunlar olabilir:
- Yaptığın iş seni zihinsel olarak tatmin etmiyorsa,
- Fikirlerin çoğunlukla “fazla” ya da “gereksiz” bulunuyorsa,
- Gelişim alanlarının sınırlı olduğunu hissediyorsan,
- Toplantılarda susturulmuş gibi hissediyorsan,
- Başarılarının görünmez olduğunu düşünüyorsan…
O zaman bu sorgulama hiç de temelsiz değildir.
Sorun gerçekten sen misin?
Hayır, çoğu zaman sorun sen değilsin. Özellikle yüksek motivasyona, güçlü analiz becerilerine ya da farklı bir bakış açısına sahipsen, “fazlalık” gibi görünen şey aslında sistemin sınırlılığı olabilir. Kurumlar kimi zaman “uyumlu” çalışanları tercih eder. Bu da “yenilikçiliği” sessizce dışarda bırakır.
Bu sendromla nasıl baş edilir?
İçinde bulunduğun bu duygudan çıkmak için uygulayabileceğin bazı adımlar var:
Kendine dışarıdan bakmayı deneyebilirsin
Bir kariyer danışmanı, mentor ya da güvendiğin bir profesyonelle konuşmak algını tazeler. Belki de fark etmediğin değerlerin vardır, belki de haklı hissettiğin yerlerde daha etkili bir iletişim tarzı geliştirmen gerekiyordur.
Rolünü genişletmenin yollarını ara
İşin tanımının dışına çıkmadan, farklı projelere dahil olmak, sorumluluk alanlarını çeşitlendirmek hem tatminini artırır hem de potansiyelini gösterebileceğin alanlar yaratır.
Yeteneklerini somutlaştır
“Ben iyiyim” demek yerine, neyi nasıl başardığını, hangi problemi nasıl çözdüğünü kendin için bile somutlaştır. Bu, özgüvenini tazelerken gerektiğinde “görünürlük” kazanmanı da sağlar.
Kültürel uyum analizi yap
Belki de senin “fazla” olduğunu düşündüğün yer, farklı bir kurum kültüründe “ideal” olarak görülür. Bulunduğun ortamla kişisel değerlerinin uyumunu analiz et. Gerekirse yönünü değiştirmekten çekinme.
Sonuç: “Fazla” olan sen değilsin, eksik olan anlayış olabilir
“Ben bu iş için fazla mıyım?” demek, aslında “Ben burada kendimi gerçekleştirebiliyor muyum?” sorusunun başka bir versiyonudur. O yüzden bu sorgulama, bir zayıflık değil, gelişimin işaretidir. Potansiyelin için doğru yer henüz karşına çıkmamış olabilir ya da senin fark yaratman gereken yer tam da burasıdır.
Herkesin potansiyeli, parlayabileceği bir ortama ihtiyaç duyar. Eğer mevcut işin seni küçültüyorsa, belki de sıradaki adım, seni büyütecek olanıdır.