Neredeyse tüm çalışanlar, çalışma yaşamlarının başında bu sorunu yaşamışlardır. Okulu yeni bitirmiş ya da kariyerinize yeniden yön vermiş olabilirsiniz. Ama iş ilanlarında sektörde 2-3 sene deneyimli çalışan arandığını okudukça, “Eğer kimse beni işe almazsa nasıl 2-3 yıllık iş deneyimine sahip olabilirim?” sorusunu kendinize sadece siz sormuyorsunuz.

 

İş deneyiminizin olmaması doğal olarak bir dezavantaj olmakla birlikte, yeterli niteliklere sahipseniz işsiz kalmanız olası değildir. Bu nedenle önemli olan, aktif olarak iş arama sürecine başlayana kadar edindiğiniz part-time veya dönemsel iş deneyimleriniz ve bu süre içinde kendinizi nasıl geliştirdiğinizdir. Aşağıdaki size yardımcı olabilecek bazı görüşler sıralanmıştır;

Arkadaş ve aile çevrenizden iş arama sürecinde yardım istemek, yararlı olacaktır. Tabii bu yardım talebi, bir kenara çekilip her şeyi onların yapmasını beklemek anlamına gelmemeli; çünkü kimse sizin işinizi sizden daha iyi yapamaz. İş başvurusu yaptığınız firmalara sadece özgeçmiş yollamak, sonra da bir daha ilgilenmemek de yanlış bir yöntemdir. Özgeçmişinizi yolladıktan bir süre sonra firmayı arayarak, iş hakkında bir gelişme olup olmadığını sorabilirsiniz. Bu davranış aynı zaman da firmaya, sizin pozisyona duyduğunuz ilgiyi de hatırlatacaktır.

Güçlü bir özgeçmiş ve iyi referanslarla iş görüşmesine gittiğinizde, görüşmeyi yapan kişiye bu işi yapabileceğinize inandığınızı, öğrenmeye hazır olduğunuzu, belli bir süre stajyer olarak çalışabileceğinizi; çünkü bu işi cidden istediğinizi anlatmaya çalışın. İşe olan hevesinizin ve ilginizin karşınızdaki kişideki etkisini küçümsemeyin. Doğal olarak işverenler sektörde deneyim kazanmış, yeteneklerini kanıtlamış çalışanları tercih ederler; ama unutmayın, yaptığınız işi sevdiğinizi, bu konuda kendinizi daha fazla geliştirmek istediğinizi, sorumluluk almaktan çekinmediğinizi bilmeleri de sizi tercih etmelerinde etkili olabilir.

İşverenler için firma kültürüne ve politikasına uymanız, Cold Fusion ve Visual Basic bilmeniz kadar önemlidir.

Bu nedenle bilgisayar bilgileri ve iş deneyimi kadar, olası işvereniniz için önemli olan diğer niteliklere de (takım çalışmasına ayak uydurabilme, liderlik ve sorumluluk alabilme…) sahip olduğunuzu vurgulamalısınız. Kişilerarası iletişim yeteneğinizi ve diğer niteliklerinizi mülakat esnasında ortaya çıkarmaya çalışın. Kazandığınız başarılar varsa; bunları özgeçmişinize yansıtmaya özen gösterin.

Bunun yansıra çalışmayı düşündüğünüz firma hakkında görüşmeye gitmeden önce olabildiğince çok bilgi toplamaya çalışın. Örneğin; firmanın temel stratejik hedeflerini, varsa ticari ortaklarını, bakış açısını ve en büyük rakiplerini biliyor musunuz? Eğer bilmiyorsanız yeterince araştırma yapmamışsınızdır. Bu konularda bilgi sahibi olmanız hem görüşme sırasında sizin firmaya olan ilginizi gösterecek hem de firma politikasının sizin kariyer hedeflerinizle tam anlamıyla örtüşüp örtüşmediğini anlamanızı sağlayacaktır.

Firmanın web-sitesi veya İnsan Kaynakları departmanı aracılığıyla işe alım görüşmesini yapan uzmanların isimlerini öğrenmeye çalışın. Bu kişilere direk olarak ulaşmak, özgeçmiş göndermekten bazen çok daha yararlı olabilir. Fazladan bir çaba, kimi zaman bir çok adayın önüne geçmeniz için yeterlidir.

Bir iş başvurusu sonunda görüşmeye çağırılmamış ya da görüşme sonrasında işe alınmamışsanız, nedenini öğrenmeye çalışın. Bu size üzerinde durmanız gereken zayıf yönlerinizle ilgili bilgi verecektir. Belki özgeçmişiniz sizi yeterince yansıtmıyordur. Güvendiğiniz kişilerden özgeçmişinizi incelemelerini isteyin. Onlardan alacağınız tarafsız yorumlar ve geri bildirimler belki özgeçmişinizde son derece önemli olan bazı noktaları değiştirmenizi ve kendinizi özgeçmişiniz yoluyla işverene daha iyi tanıtmanızı sağlayacaktır.