Gündelik yaşamımızda önemli bir yer edinen sosyal medya, iş hayatımızı nasıl etkiliyor? YKK Avukatlık Ortaklığı’ndan Avukat Dr. Melek Onaran Yüksel işverenlerin ve çalışanların karşılaşabilecekleri yasal sorunlar hakkında uyarıyor. Avukat Dr. Yüksel’e göre işyerinde ve özel yaşamda sosyal medya kullanımını düzenleyen kuralların açıkça ortaya konulması şart.

Sosyal medya araçları tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaygın olarak kullanılıyor. Milyonlarca kişi arasında hızlı bir bilgi alışverişi sağlayan bu mecralara artık şirketler de önem veriyor.  Peki günlük yaşamımızın büyük bir parçası haline gelen sosyal medyanın, iş yaşamımızdaki yeri nedir? Özel ya da iş amaçlı sosyal medya kullanımı işverenler tarafından nasıl karşılanıyor? Yüksel Karkın Küçük Avukatlık Ortaklığı avukatlarından Dr. Melek Onaran Yüksel’in yaptığı açıklamalara göre, bu alanda işveren ve çalışan arasındaki dengeler oldukça hassas. Yüksel; “İşverenlerin çoğu mevcut İK politikalarının ve uygulamalarının teknolojiye ayak uydurmakta zorlandığını biliyor ancak bu konuda herhangi bir girişimde bulunmuyor. Çok az işverenin işyeri dışında sosyal medyanın kullanımını düzenleyen uygulamaları var. Ancak birçok işveren, sosyal medya sitelerindeki bilgilerin çok hızlı bir şekilde büyük kitlelere yayılması sonucu risk altında olduğunu düşünüyor. Dolayısıyla şirket politikalarında sosyal medyaya yer veren düzenlemeler yapmaları gerekiyor” diyor.

Hukuksal düzenlemeler gerekiyor
Sosyal medya kullanımının gündemde oluşu ve çalışanların sosyal medya kullanma isteği nedeniyle birçok firma artık avukatlara başvuruyor. Sanal ortamda işçilerin beyanları ve eylemleri, diğer çalışanlar üzerinde sanal psikolojik taciz ve ayrımcılık oluşturulması, işverenlerin sorumlu tutulabileceği durumlar arasında. Çalışanlar tarafından şirketin gizli bilgilerinin ifşa edilmesi ve güvenlik ihlallerinin ortaya çıkması, marka ve firma itibarına zarar verilmesi, çalışanın şirket ile ilgili kötüleyici beyanları, aynı zamanda şirketlerin, çalışanlarının gönderdiği tartışmalı düşünceleri, uygunsuz özel hayatı veya onur kırıcı yorumlarıyla ilişkilendirilmesi ise risk yaratacak diğer önemli durumlar. Çalışanların sosyal medya araçlarını işyerinde kullanması sonucu verimliliğin düşmesi de yine işverenlerin en büyük kaygıları arasında.

Yasaklamak olumsuz etkiliyor
Avukat Dr. Melek Onaran Yüksel; “İşverenlerin bir bölümü işçilerini iş amaçlı olarak sosyal medya kullanmaya da teşvik ediyor, marka bilinci yaratmak ve pazarlama bu amaçların başında geliyor. Sosyal medyanın varlığını görmezlikten gelmek, sosyal medyaya erişimi engellemek veya sosyal medyanın işçiler tarafından kullanımını yasaklamak teknolojik gelişmeler dikkate alındığında etkin bir çözüm değil. Sosyal medya konusundaki kısıtlamalar çok ağır olmamalı. Kesin yasaklamalar çalışanların morallerini olumsuz etkileyecek ve kurallara uyulmamasını teşvik edecektir. Ayrıca, medyanın veya şirket dışındaki kişilerin aşırı katı kurallardan haberdar olması halinde şirketin toplumsal imajı olumsuz etkilenebilir. İşverenler sosyal medyanın iş amaçlı olarak kullanımının da arttığını kabul ederek bu doğrultuda iç düzenlemeler yapmalı, eğitim ve gözetleme gibi uygulamalarla desteklenen bir katılım yaklaşımı içinde olmalılar. Açık kurallar koyulmalı ve bu kurallar iyi hazırlanmış sosyal medya politika ve prosedürleri ile düzenlenmeli” diyor.
Sosyal medyaya ilişkin iç düzenlemelere uyulup uyulmadığını kontrol etmek ve sosyal medya kullanımına ilişkin hukuki riskleri en aza indirmek için gözetleme (monitoring) yapılması büyük önem taşıyor. Ancak Avukat Dr. Melek Onaran Yüksel, yanlış bir şekilde veya yanlış sebeplerle çalışanlar gözetlenirse, yine işverenler açısından ortaya hukuki riskler çıkabileceği konusunda uyarıyor.

Sosyal medyada işinizden şikayet etmeyin
Sosyal medya konusunda iş sözleşmelerindeki hükümler ve iç düzenlemeler işverenlerin önceliklerine ve risk faktörlerine göre farklılık gösterebiliyor. Ancak önemli olan bu konuda açık bir şirket felsefesi oluşturabilmeleri. Yüksel; “Sosyal medya kullanımına iş saatleri içinde izin verilip verilmediği ve şirketin kişisel kullanıma olan tolerans düzeyi açıklanmalıdır” diyor.  Çalışanlara ise, işyerindeki sosyal medya aktivitelerinin mutlaka kişisel olarak değerlendirilmeyeceğini, yazdıkları şikayetlerde veya bazı istisna durumlarda disiplin cezaları uygulanabileceğini doğru bir şekilde anlatmak büyük önem taşıyor.