VeriPark, kendi çalışanlarına verdiği eğitimleri VPAK (VeriPark Akademi) bünyesinde başka şirketlere de sunmaya başladı. Bu eğitimlerin özelliği, sadece teknik konuları değil, münazara teknikleri ve iletişim becerileri gibi sosyal alanları da kapsaması.
1999 yılında kurulan VeriPark, öncü yaklaşımlarıyla kısa sürede yazılım sektörünün başarılı firmaları arasındaki yerini aldı. VeriPark yazılım alanındaki öncülüğünü son olarak şirket içi eğitimlerini dışarıya açarak kanıtladı. VeriPark tarafından tasarlanan bir eğitim programı olan VPAK (VeriPark Akademi), yazılım projelerinde farklı rollerde çalışan profesyonellere yazılım projelerini başarıya ulaştırmak amaçlı özel eğitim hizmetleri sunuyor. Dünya standartlarında yazılım teknolojilerini içeren teknik eğitimler ve yazılım ekip/proje yönetim metodolojilerini içeren yöneticilik eğitimleri sunan VPAK, VeriPark’ın yazılım/proje deneyimlerini ve bilgi birikimini Türk bilişim sektörüne aktarmayı, yerli bilgi birikiminin ve profesyonellerinin geliştirilmesine katkıda bulunmayı hedefliyor. Eğitimlerle ilgili sorularımızı, şirketin Genel Müdür Yardımcısı ve Teknoloji Geliştirme Departmanı Yöneticisi Özgür Yoğurtçu yanıtladı.

Yazılımcılara eğitim verme fikri nereden doğdu?
Veripark’ta 1998 yılından bu yana projeler geliştiriyoruz ve projelerle sorun çözmeye yönelik çok çalışmamız oldu. Dünyada bu işler nasıl olur, inceliyoruz. Hem teknik, hem de teknik olmayan konulardaki eğitimleri inceliyoruz. Örneğin “extreme programming” diye çok farklı bir yazılım geliştirme metodolojisi ortaya çıktı son zamanlarda. Bu oldukça radikal bir yaklaşım. Bu tip şeyleri görüp hemen burada da yapalım diyemezsiniz ama bu gibi yaklaşımların bazı kısımları bizim projelerimize de uyuyor. Mükemmel bir yazılım metodolojisi yok, sadece o proje için doğru metodoloji olabiliyor. Biz VeriPark’ta yıllardır bunu yapıyoruz. Biz bu tür yaklaşımları içerdeki çalışanlarımızla paylaşmaya başladık. Projelerin başarılı olması için birlikte oturup tartıştık, neler biliyoruz diye… bunlar zamanla eğitim sayılabilecek seminerlere dönüştü. Ve bilgilerimizi birlikte çalıştığımız müşterilerimizle de paylaşmaya başladık. Sonra talepler gelmeye başladı, sizin bu seminerlerinize katılabilir miyiz diye sormaya başladılar. Böylece 2005’in başında talepler doğrultusunda bu eğitimleri dışarı açtık.

Eğitim başlıklarını nasıl belirlediniz?
Bizim eğitimlerimizde standart teknik konuların yanı sıra teknik olmayan konular da bulunuyor. Özellikle proje yöneticileri için tasarladığımız eğitimlerde bu tür teknik olmayan konular ağırlık kazanıyor. Yazılımda Risk Yönetimi, Yazılımda Müzakere ve İkna Becerileri, İleri İletişim Yetenekleri ve Yazılım, Yazılımda Zaman Yönetimi ve Planlama: Aşırı Çalışmanın Önlenmesi, Yazılımda Servis Başarısının Anahtarı: Memnun Müşteri, Yazılım, Karar Alma ve İş Bitirici Yaklaşım gibi başlıklarda eğitimlerimiz var. Bunlar, kaliteli yazılımın dışında bir projeyi başarıya götürecek çok önemli yetenekler. Çünkü genel yargının aksine, yazılımın kalitesi bir projenin başarısındaki faktörlerden sadece bir tanesi. Büyük sorunların hepsi insan kaynaklı. Geçenlerde okuduğum bir makalede başarının en büyük anahtarının müzakere teknikleri olduğunu söylüyordu. Ben de buna katılıyorum.

Müzakere teknikleri yazılıma nasıl uygulanıyor?
Yazılım projelerinde tarafların çatışması kaçınılmaz bir şey. İşi veren kişi ne istediğini, projenin belirmesiyle birlikte ortaya çıkarıyor ve değişiklikler istiyor. Bu da birçok kişinin emeğinin boşa gitmesine neden olacak noktalara kadar varıyor. Bir tarafta işi isteyen, bir tarafta işi yapan… Yazılımda ilginç bir parametre var: Müşterinin her istediğini yapmanız projenizi başarılı kılmıyor. Bir bakıyorsunuz proje asla tamamlanmıyor, sürekli maliyeti artıyor ve sonuca ulaşmıyor. Bu proje başarısızdır. Bu yüzden en ideal noktada anlaşmak zorundasınız. İşte müzakere teknikleri de bu noktada devreye giriyor.
Yazılımcıların sosyal becerilerinin biraz düşük olduğu düşünülür hep, siz buna katılıyor musunuz? Bu bilimsel bir gerçek; yazılımcılar daha içe dönük kişilik yapılarına sahip oluyorlar. Sosyal becerilere gelince; düşük olmaktan ziyade yaptıkları işin gereği fazla kullanmıyorlar bu tür özelliklerini. Ama bunun mutlaka böyle olması gerekmiyor. Örneğin proje yöneticisi gibi bir pozisyona geldiklerinde insan ilişkilerindeki ustalıklarını da göstermeleri gerekiyor. Biz eğitimlerimizde zaten bunu vurguluyoruz.

Teknik eğitimlerinizin konularını belirlerken nelere dikkat ettiniz?
Örneğin Güvenli Kod Yazma eğitimimiz bulunuyor. Güvenlik, yazılımda çok geniş bir kavram. Ancak güvenli kod konusuna pek de eğilinmediğini gördük ve bu konuda bir eğitim düzenlemek istedik. Önemsediğimiz diğer bir konu da okunabilir kod yazımı. Bir yazılımcı kod yazarken sadece o işi yapmayı düşünüyor ancak ikinci bir kişi o koda bir şeyler eklemek zorunda kaldığında ya da konuyu tamamen devraldığında kodu okumakta çok büyük zorluklar yaşıyor. Bunu, yazılımcılar için güzel yazı dersi olarak da adlandırabiliriz.