erhanbasBilim İlaç Genel Müdürü Dr. Erhan Baş’a göre firmaları hedeflerine götürecek insanların şirketlerinde mutlu olması ve yetkin çalışanları firmaya katabilmek için İnsan Kaynakları departmanları kilit görevde. İlaç sektörüne tesadüflerle adım atan Erhan Baş, yetenek yönetiminin önemini de vurguluyor.
Bilim İlaç çalışanları tarafından zeki, çözüm üreten, mazeret kabul etmeyen biri olarak tanımlanan Bilim İlaç Genel Müdürü Dr. Erhan Baş genel müdürlük koltuğuna oturduğunda koyduğu hedefleri aşan eski basketbolcu. Erhan Baş’ın ilaç sektörüne geçişi tesadüflerle olmuş. Ailede doktor olduğu için üniversite sınavı sonrasında doktorluğa yönelen Erhan Baş, tıp fakültesini bitirip zorunlu görevini yerine getirdikten sonra doktorluk yapmak yerine Boğaziçi Üniversitesi’nde biyomedikal mühendisliği eğitimi almış. İlk klonlama çalışmalarının yapıldığı Dundee Üniversitesi’ne gideceği sırada bursu iptal olmuş ve ilaç sanayinde çalışmaya karar vermiş. “Şimdi baktığımda orada olmak istemezdim. Ben burada çok mutluyum” diyen Erhan Baş ile Bilim İlaç’taki kariyerini ve basketbol tutkusunu konuştuk.
Sektörünüzün 2010 istihdam rakamlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tam olarak bir rakam verebilmem zor, ancak ilaç sektörü büyük bir sektör. İçinde 300 firmanın bulunduğu, 43 üretim tesisinin olduğu bir sektör. Tahminen 40.00 kişinin çalıştığı bir alan. Özet bir bilgi olarak büyük 15 firmada toplam 17 bin kişinin çalıştığını, bu çalışanlardan 13 bin kişinin de beyaz yakalı olduğunu söyleyebilirim.
2011 ile ilgili öngörüleriniz neler? Sizce sektörünüzde yıldızı parlayacak meslek ya da görevler neler olacak?
Araştırma ve Geliştirme (Ar-Ge)  çalışmaları çok yüksek derecede önem kazanıyor ve ileride de bu önem artarak devam edecek. Dolayısıyla bu alanda etkin insanlara çok ihtiyaç olacağını düşünüyorum. Geleceğin en önemli mesleklerinden bir tanesi de İnsan Kaynakları. Firmaları hedeflerine götürecek yetkin insanların şirketlerinde mutlu bir şekilde çalışması ve ayrıca firma dışından verimli, etkin ve yetkin çalışanları firmaya katabilmek, tutundurabilmek için yenilikçi İnsan Kaynakları uygulamaları yapabilecek kişiler çok önem kazanacak.
Global birçok firmanın da yer aldığı Türk ilaç sektöründe yerel sermayeli bir firma olarak Bilim İlaç’ın yeri nedir?
Her şey bir yana şirketimiz için önemli 5 değeri kapsamında, gelecek nesillere saygı ile hareket eden, topluma saygılı farklılaştırmalar uygulayan, çevre ödüllerine sahip. Bilim İlaç Toplum Gönüllüleri ile kurumsal sosyal sorumluluk projelerinde yer alan, karbon ayak izini ölçtüren ve kurumsal sorumluluk raporu yayınlayan ilk ilaç şirketi olarak sektörümüze sürdürülebilirlik alanında öncülük yaptığımızı ifade edebilirim.
Şirketinizdeki İnsan Kaynakları politikalarını göz önüne aldığınızda sizce en önemli uygulama hangisi?Artık dünyada ve Türkiye’de kuruluşlar başarılı olabilmek için yetkin insanları bünyelerine kazandırmak istiyor. Bu insanlar çok değerli, şirketlerine değer katan, etkili çalışanlar… En önemli uygulamamızın “yetenek
yönetim sistemi.” Biz firmamızda çalışanlarımızın içindeki kapasiteyi ortaya çıkarmak ve onları geliştirerek daha da yetkin hale getirebilmek için yetenek yönetimi sistemini kurduk.

Bu konuda kısaca bilgi verebilir misiniz?
Bu sistemin içindeki ana başlıklar aslında işleyişin önemini hakkında bize çok daha detaylı bilgiyi veriyor. Yeteneklerin tespiti için “Değerlendirme Merkezi Uygulamaları”, önemli pozisyon ve kilit çalışanların belirlenmesi, yedekleme planları, kariyer yolları haritaları, potansiyel değerlendirme sistematiği, şeffaf atama ve terfi kriterleri, “Yıldızlar Takımı” ve “Liderlik Gelişim Programı” ile içten terfi yaklaşımı ve “Geliştirme Merkezi Uygulamaları” gibi.

Şirket içinden yetişen ve genel müdürlük koltuğuna oturan biri olarak şirket içinden yapılan terfileri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öncelikle kurum kültürünün yerleşmesi ve devam ettirilmesine katkısı olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, kendi içlerinden bir kişinin üst kadroya atanması çalışanların hedefe koşmaları için ortak hareket etme güdüsünü tetikliyor ve bireylerin duygularının yönetimine de pozitif bir bakış açısı getiriyor. Tüm bunlara ek olarak imkanların herkes için açık olması, çalışan bağlılığını ve iş motivasyonunu artırıyor.
Şirket bünyesinde toplumsal sorumluk projeleri yürüten gönüllü çalışanlarınıza nasıl destek oluyorsunuz? Siz de bu projelere dahil oluyor musunuz?
Bilim İlaç Toplum Gönüllüleri ekiplerinin liderliğini yapmak için gönüllü oldum. Bu projelerin tamamında işin içinde olmam ekibimi yüreklendiriyor, motive ediyor. Projelerin geliştirilmesi ve takibindeki kararlılığım ve bağlılığım ekibimin bu projelere olan inancını artırıyor.
Bir yönetici olarak kendinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
İşim birçok detayı aynı anda düşünmemi ve bu süre içinde de çok iyi bir konsantrasyonda olmamı gerektiriyor. Bu duruş olarak belki sert bir görünüş olarak tanımlanabilir. Ancak çalışma arkadaşlarımla mola verdiğim, eğlenceli vakit geçirdiğimiz zamanlar çok olur. Esasında işi yaparken akış içinde eğlenceli vakitler geçiriyoruz. Tabii ki doğal olarak işin gerektirdiği sorumluluklarımızın büyüklüğü, işin hızı, bizi kimi zaman daha ciddi yapabiliyor. Tüm bunları beraber yaptığım insanlara tahmin edilenden çok değer veririm. Onların duygularını iyi analiz etmeye çok özen gösterir, onları doğru yönlendirmek için çok zaman harcarım.