Yönetici Koçu & Eğitmen Işıl Çetinkaya; bilgi ve bilgelik kavramını, geleceğin iş dünyasında bilge bir lider olmanın önemini İK Blog okurları için paylaştı.

Romalı oyun yazarı Plautus diyor ki “Ergomet sum mihi imperetor” yani, “Ben kendimin komutanıyım.’’ Çağımızda da her birimiz kendimizin stratejik lideri olmak zorundayız. Bilgi çağı giderek bir lidere olan gereksinimini azaltıyor. Bu süreçte lider, rehberlik görevi dışında devreden çıkan bir konumda olacaktır. Bilgi çağında liderlik profili, takım halinde liderlik için geçerli olacaktır. Kurumun farklı birimlerindeki liderler ile ortak yönetim biçimi söz konusu olabilir.

İnsanların ve kurumların geleceklerine sahip çıkmaları; kendilerinde bir anlam bulmaları ve varlık sahası içinde kendilerine ihtiyaç duyulan alanı keşfetmeleriyle mümkündür. Karmaşıklaşan ve çok hızlı değişen dünyayı, insanlığı ve insanları doğru anlamak ve anlamlandırmak çok değerli olmakla birlikte, bunun için akıl hocalarına, deneyimli ve derin bakış açılarına daha çok ihtiyaç duyulmaktadır.

Belirsizlik ve kaos ortamında doğru kararlar vermek ve öngörülemeyeni tahmin etmek için bilgilenme, deneyimlenme ve derinleşme sayesinde oluşan “ruhsal-sezgi zekanın” kullanılması elzem haline gelmiştir. Bu noktada sadece mevcut verilerle hareket etmeyen, değerlerini dayanak kılan ve sezgilerini kullanan bilge liderlerin öneminin arttığı söylenebilir.

Bilge kişi

Bilge bir kişi, belirsizlik içinde nasıl hareket edileceğini, krizlerin ve ikilemlerin istisnai bir şekilde nasıl çözüleceğini ve kişilerarası ilişkilerde özgün ve birleştirici bir şekilde hareket etmek için bilişsel ve duyusal unsurları nasıl kullanacağını bilen kişidir.

Ortaçağ döneminden Rönesans’a kadar birçok ilim/bilim adamının ele aldığı bilgelik, insan yaşamının ve yaratılışın amaçlarının yerine getirilmesi olarak düşünülmüştür.

Yunan düşünürleri, akıl ve analitik yaklaşımına odaklanırken duygularını ve sezgilerini de vurguluyorlardı. Sokrates, Platon ve Aristo gibi Yunan filozofları bu erdem ile ilgili çok konuşmuşlardır. Onların bilgelik tanımına göre, bilge bir insanın geniş bir bilgi tabanına sahip olması, sınırlarını farkında olması, bu bilgiyi başkalarına öğretmesi ve insan hayatının evrensel sorularını kavraması beklenmektedir. Bununla birlikte, bilgeliğin elde edilmesi yalnızca yaratanın elinde olan bir bilgi arayışını ima etmektedir. Diğer taraftan Doğu insanlarının; sadece bilginin değil, aynı zamanda sağduyuyu da pratik ve duygusal bir durumda kullanılmalarını gerektiren gizli bir karakteristiğe sahip olmaları, bilge olma eğiliminde olduklarını göstermektedir.

Bilgeliğin iyi yaşamak için gerekli bir yetenek olduğu ileri sürülebilir. İnsanın kendisini tanıması, dünyayı tanınması hem kendinin hem de başkalarının iyiliği için iyi seçimleri yapması şeklinde ifade edilmektedir.

Bilge kişiden şu davranışlar beklenir;

  • Bilge insanlar hayatı iyi okurlar,
  • Bilge insanlar sahip oldukları anlayışlarını, tercih ve seçimlerine ustaca uygularlar,
  • Bilge insanlar dürüstlükle ve özenle hareket ederler.

Bilge liderlik kavramı

Bilge bir lider, kendi çıkarları, kendini geliştirme ya da kendini beğenme ile motive olmaz. İçselleştirilmiş bir ahlaki zorunluluk olarak başkalarına yardım etmek için derin bir istekle motive olur. Özgünlük ve ahlaki bütünlük, bilge liderlerin karakteri için temel oluşturmaktadır. Bahsedildiği üzere bireysel özgünlüğe sahiptirler. Otantik yanları bulunmaktadır. Bir başkasının lider olma yöntemini kopyalaması beklenmez. Kendileri için en iyi liderlik tarzını bulmaları ve önderlik ettikleri kişilere en iyi yardımı sunmaları beklenmektedir. Sözler ve eylemler arasında tutarlılık şarttır. Önem verilen değerler ve eylemlerin birbirini desteklemesi gerekir.

Yeni neslin liderlik algısı

Yeni nesil liderlikte; çalışanların inisiyatif aldıklarını, yönetimin kendilerini önemsediğini/koruduğunu ve rehberlik ettiğini, iletişimlerinin güçlü olduğunu algıladıkları ifade edilmektedir. Saygılı davranmak, adil olmak, iş ilişkisinden çok arkadaş olabilmek, kişisel ilgi göstermek, çalışan odaklı liderlik yaklaşımının temeli olmaktadır.

Değişim odaklı liderlik yaklaşımı yeniliğe açık, değişimci ve insan odaklıdır. Bu yaklaşımda örgüt lideri vizyon yaratmakta, çalışanlarla sürekli iletişimde ve onlara güven vermektedir. Ayrıca çalışanlar lidere saygı göstermektedir. Liderlik tarzına yönelik olarak algılanan liderlik davranışı da önemli bir husus olarak kabul edilmektedir.

Sonuç

Giderek kaotikleşen, insanların uzun vadeli ve bütüncül düşünmediği günümüzde ihtiyacımız; bilgece bakış, bilgece düşünüş ve bilgece davranıştır. Geçmişi dün ile sentezleyen, günü en doğru okuyan, böylece geleceğe doğru bir istikamette yürüyebilen, gerekirse özgün ama ödün vermeyen ve insanları bu yöne ikna eden, hem duygular hem akıl yoluyla kalpleri kazanan sakin ama kararlı, cesur ama tutarlı liderlere ihtiyaç vardır.

Yönetimi altında güven duyulan, anlamlı amaçlar koyan ve ömrünü bu amaçlara feda eden, kişisel çıkar ötesinde daha yüce bir bütüne hizmet eden bir bakışa ihtiyaç vardır. Hayatı bulduğu gibi bırakmayan, katkı sağlayan, dağınık kaynakları koyduğu vizyonla, mütevazı ve fedakâr tavrıyla, bütüncül bakışıyla toparlayan, iş birliği yapan liderlere ihtiyaç vardır. Belki liderliğe dair bilgi ve tecrübe birikimi çokça artmıştır. Hatta bilim liderlik olgusunu farklı boyutları ile derinliklerine kadar incelemiştir. Demek istenen odur ki sorun bilgi kısmında değil, bilgelik kısmının eksik kalmasındadır.

 

Konuk Yazar: Işıl Çetinkaya

Yönetici Koçu & Eğitmen

 

 

Kaynaklar:

  1. Marmara Üniversitesi İ.İ.B.F Dergisi Yıl 2021, CİLT XXXII, SAYI 1, S. 297-310
  2. Postmodern Zamanın Beklentisi: Bilge Liderlik Mehmet Ali TAŞ1, Ali Murat ALPARSLAN Derleme Makalesi