İş dünyasında yapay zeka: Fırsatlar ve zorluklar

9-22 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirdiğimiz “Türkiye’de Yapay Zeka: Fırsatlar, Zorluklar, Beklentiler” araştırması, yapay zekanın iş dünyasında yarattığı dönüşümü ve bu teknolojinin çalışanlar ve şirketler üzerindeki etkilerini ortaya koydu. 

Yılda ortalama 1.9 milyon kişinin yeni işini bulmasına doğrudan katkı sağlayan bir platform olarak 9-22 Eylül tarihlerinde gerçekleştirdiğimiz Türkiye’de Yapay Zeka: Fırsatlar, Zorluklar, Beklentiler araştırmasının sonuçlarını belli oldu. Yapay zekanın iş dünyası üzerindeki etkileri, rollerin dönüşümü ve süreçlere yansımaları hakkındaki görüşlerin yer aldığı araştırmaya 800’den fazla insan kaynakları profesyoneli ve 1200’den fazla çalışan katıldı. Araştırma sonuçlarına göre üç çalışandan ikisi iş süreçlerinde yapay zekadan yararlandığını belirtirken, şirketlerin %40’ı insan kaynakları süreçlerinde yapay zeka teknolojisini kullandığını ifade ediyor.

İş gücünü dönüştürüyor

Araştırmaya katılan işverenler de çalışanlar da yapay zekanın iş gücü piyasasını etkileyeceği görüşünde birleşiyor. İK profesyonellerinin %56’sı ile çalışanların %43’ü gelişen teknolojiler sonrası hem yeni işler yaratılacağını hem de bazı işlerin kaybolacağını belirtiyor. Her iki grup da bu gelişmelerden tüm deneyim seviyelerinin etkileneceğini öngörüyor.

Bu gelişmelerin şirketlerin çalışan sayılarına olan etkisi konusunda ise çalışanlar daha net görüşlere sahip. Katılımcı çalışanların %41’i yapay zekanın ardından istihdam edilenlerin sayısında azalma yaşanacağını belirtiyor. İK profesyonellerinin ise %60’ı şirketlerinin çalışan sayılarında nasıl bir değişim gerçekleşeceğini öngörmediklerini belirtirken, iş gücü profilinde gençleşme ve nitelik açısından yükselme yaşanacağı düşünüyor.

Yapay zeka yetkinlikleri avantaj sağlıyor

Katılımcılar yapay zekanın iş süreçlerinde kapladığı rollerin büyüyeceği konusunda hemfikir. Her iki çalışandan biri işinde yapay zekanın rolünün çok daha önemli hale geleceğini ifade ediyor. Bununla birlikte çalışanların yaklaşık %50’si yapay zeka yetkinliklerine sahip olmanın iş fırsatlarında avantaj sağlayacağını düşünüyor, %30’u ise bu durumun pozisyona bağlı olarak değişim gösterebileceğini belirtiyor.

İşveren temsilcileri tarafındaki görüşler ise eşit seviyede dağılım gösteriyor. İşverenlerin %40’ı yapay zeka gelişmelerinin çalışanları katma değerli hale getireceğini belirtirken, diğer %40’ı bu durumunun sektörel bazda değişiklik göstereceğini düşünüyor.

Araştırma sonuçları, İnsan Kaynakları profesyonellerinin İK alanı özelinde değerlendirmelerine de ışık tutuyor. Bu doğrultuda İK profesyoneli katılımcılar, yapay zeka gelişmeleriyle yetkinliklerin de dönüşeceğini ifade ediyor. Katılımcılar, Veri Analizi/Yorumlama ile Değişim Yönetimi ve Organizasyonel Dönüşüm gibi becerilerin İK alanında öne çıkacağını düşünüyor. Bununla birlikte Yapay Zeka Entegrasyon Uzmanı, İK Veri Analisti, Yapay Zeka Destek Uzmanı gibi rollerin ortaya çıkacağını ön görüyorlar.

En büyük endişe yanlış sonuç üretmek

Çalışanların %69’u iş süreçlerinde yapay zekayı düzenli veya ara sıra kullandığını ifade ederken, kullanmayanların ana sebebi ise yeterli bilgi ve tecrübe eksikliği olarak öne çıkıyor. Yapay zekayı kullananlar; veri analizi, raporlama ve eğitim, kişisel gelişim başlıklarında destek aldıklarını belirtiyor. Bununla birlikte çalışanların %60’ı yapay zeka kullanmanın verimliliği artırdığını düşünürken, neredeyse tamamı yapay zeka teknolojisinin zaman tasarrufu sağladığını ifade ediyor. Katılımcıların %40’ı yapay zekanın yanlış ve eksik sonuç üretmesinden endişe duyduğunu söylüyor.

Şirketler tarafında ise adaptasyonun önündeki en büyük engelin, şirket kültürü ve yönetim anlayışı olduğu görülüyor. İK profesyonelleri, bilişimden sonra adaptasyonun en kritik olduğu departmanın İnsan Kaynakları olduğunu düşünmesine rağmen, bu alandaki yatırımların önündeki en büyük engelin bütçe yetersizliği olduğunu belirtiyor.

Bilgi eksikliği ön plana çıkıyor

Çalışanlara göre yapay zeka teknolojisinin getireceği dönüşüm,belirsizlik duygusunu ön plana çıkarıyor. Her üç çalışandan biri yapay zekanın kendilerinde belirsizlik duygusu yaşattığını öne sürüyor. Bununla birlikte heyecan ve endişe de dikkat çeken duygular arasında gösteriliyor. Şirketlerin yapay zeka adaptasyonundaki tablosunu da değerlendiren katılımcılardan İK profesyonelleri, adaptasyondaki en büyük engelin şirket kültürü ve yönetim anlayışı olduğunu ifade ediyor. Çalışanlar ise yapay zekayı benimsemenin önündeki en büyük engeli bilgi eksikliği olarak tanımlıyor. Her iki katılımcı profili de veri gizliliği ve güvenlik konusunu da yapay zeka teknolojisinin benimsenmesinin önündeki engeller başlığında ön plana çıkan diğer bir unsur olarak gösteriyor.

Fatih Uysal: Değişim çok yönlü, yeni beceriler edinmek kritik

Kariyer.net CEO’su Fatih Uysal, hem işverenlerin hem çalışanların yapay zekanın yarattığı dönüşümün farkında olduğunu belirterek, “Yapay Zeka ve İş Hayatı” araştırmamızda da gördüğümüz üzere teknolojik gelişmeler iş dünyasının tüm paydaşlarını benzer seviyelerde etkiliyor. Farkındalık yüksek olsa da herkes yönünü belirlemek için zamana ihtiyaç duyuyor. Çalışanlar için geleceğin iş gücünde var olabilmek, yeni beceriler kazanmak ve mevcut becerileri geliştirmekten geçiyor.  Şirketlerin bu dijital dünyada varlığını sürdürebilmeleri için yatırımlara yönelmeleri ise kaçınılmaz. Fakat değişim çok yönlü ve tek bir stratejiyle yönetilebilecek kadar sade değil. Bu nedenle farklı bakış açıları geliştirerek bu dönüşümü kültüre ve farklı iş modellerine en doğru şekilde adapte etmeye çalışmak gerekli olacak.

Yapay zeka verimlilik ve zaman tasarrufu sağlıyor; ama asıl kazanım, insani becerileri teknolojiyle dengeleyebilmekte. Ülkemizin gelecekte rekabet gücünü artırabilmesi için hem çalışanların hem de işverenlerin bilgi eksikliğini gidermeye yönelmesi ve kültürel adaptasyonu hızlandırmak için adımlar atması kritik önem taşıyor.” dedi.

Loading spinner
**İçeriklerimizle ilgili görüş ve önerilerinizi editor@kariyer.net adresinden bize iletebilirsiniz.