Dijitalleşme, uzun bir süredir birçok sektörde olduğu gibi İK sektöründe de gündemde. Her yeni yıl açıklanan trendlerle birlikte yeni dönemde hayata geçirilmesi gereken İK uygulamaları profesyonellerle paylaşılıyor. Peki dijitalleşme İK için neden bu kadar önemli? Sorunun cevabını Danışman & Eğitmen Bora Erkmen bu yazıda paylaşıyor.

Bu yazımızda, işimizin geleceğini şekillendiren bir konuyu değerlendirmek istiyorum: Dijital İK.

Bu kavramı mutlaka duymuşsunuzdur ve muhtemelen kurumunuzda bu konuda birtakım çalışmalar da yapıyorsunuzdur. Peki, iş dünyasında her geçen gün daha da önem kazanan dijitalleşme İK profesyonelleri için neden bu kadar önemli?

Dijital İK; İK yönetimi süreçlerini modern teknolojiyle harmanlayarak işleri daha akıllı, hızlı ve etkili bir hale getirme çabasıdır. Bu, işe alım süreçlerinden performans yönetimine, yetenek geliştirmeden eğitime kadar bir dizi İK görevini kapsar. Yani, eski usuller yerini dijital çağın getirdiği olanaklara bırakıyor.

Eskiden işe alım süreçleri eldeki CV’leri incelemek ve yüz yüze mülakatlar yapmakla geçiyordu, değil mi? Şimdi ise dijital başvuru formları, online testler ve video mülakatlar sayesinde bu süreçleri hızlandırabiliyoruz. Hem de adayları daha objektif bir şekilde değerlendirme imkanımız oluyor.

Dijital İK’nın bir başka avantajı da personel yönetimi konusunda yaşanıyor. Artık performans değerlendirmeleri, eğitim & izin talepleri gibi konular da dijital araçlarla hallediliyor. Bu da operasyonel olarak iş yükü oluşturan konularla vakit kaybedilmesinin önüne geçiyor ve çalışanların yaratıcı/geliştirici faaliyetlere zaman ayırmasının önü açılıyor.

Buna ek olarak, veri analitiği sayesinde İK departmanları daha hedef odaklı kararlar alabiliyor. Büyük veriyi anlamak, yetenekleri doğru değerlendirmek ve stratejik planlama yapmak artık daha kolay hale geliyor. Bu da siz İK profesyonellerine, şirket içindeki eğilimleri kavrama ve iş gücünü daha etkili bir şekilde yönetme imkanı sunuyor.

Dijital İK’nın önem kazanmasında ön plana çıkan beş unsur var:

Veri odaklı karar verme

Dijital İK, büyük miktarda veri toplama ve analiz etme yeteneği sunar. Bu sayede siz İK yöneticileri, bilgiye dayalı kararlar alabilirsiniz. Örneğin, işe alım süreçlerini optimize etmek için aday performans verilerini inceleyebilirsiniz.

Hız ve verimlilik

Dijital İK süreçleri manuel işleri azaltabilir ve süreçlerin hızını artırabilir. İşe alım sürecinde dijital başvuru formları ve otomasyon, işe alım sürecini hızlandırabilir.

Çalışan deneyimi

Dijital İK, çalışanların kendilerini daha iyi yönetilmiş ve desteklenmiş hissetmelerini sağlayabilir. Kendi verilerine erişim, eğitim materyallerine kolay erişim ve dijital geri bildirim araçları gibi özellikler çalışanların pozitif deneyimini artırabilir.

İş gücü planlaması

Veri analitiği ve tahmin yetenekleri sayesinde kurumlar gelecekteki iş gücü ihtiyaçlarını daha iyi anlayabilirler. Bu da uzun vadeli iş gücü planlamasını kolaylaştırır.

Sürdürülebilirlik

Dijital İK, kağıt tüketimini azaltarak ve iş süreçlerini çevre dostu hale getirerek sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlayabilir.

Özetle İK dijitalleşiyor çünkü;

1 – İş dünyasında yeni nesil yetkinliklere ve uzmanlıklara ihtiyaç var.

2 – Gelişen teknolojiler müşteri beklentilerini de değiştiriyor.

3 – Rekabette öne geçmenin kuralları değişiyor.

Bu üç duruma baktığınızda almanız gereken en temel mesaj şu: Dijital teknolojileri doğru anlamalısınız, benimsemelisiniz ve kurum kültürünüzü dikkate alarak kademeli kontrollü riskler alarak uygulamalısınız.

Bu tablonun merkezinde çalışanlarınız yer alıyor; çünkü şu mutluluk formülü, tüm teknolojik gelişmelere rağmen halen geçerli: Mutlu çalışan = Mutlu müşteri = Kãrlı şirket

Sonuç olarak Dijital İK, işinizi daha da heyecanlı hale getiren bir dönüşüm. Dijitalleşme sayesinde işleriniz daha etkili ve verimli hale gelirken, daha stratejik bir rol üstlenme şansı da bulabiliyorsunuz. Gelecekte, bu dijital devrimin daha da yaygınlaşacağını ve İK’nın iş stratejilerindeki rolünün daha da güçleneceğini düşünüyorum. Bu dijitalleşme trendine ayak uydurmak için hiçbir fırsatı kaçırmayalım!

Konuk Yazar: Bora Erkmen

Danışman & Eğitmen