Maaş zammı istemek zaten yeterince sıkıntılı bir durum. Çoğumuz bu konuşmayı yapmak zorunda kalmamak için planlarımızı erteliyor, hak ettiğimizin altında bir maaş almaya devam ediyoruz. Çok zor olsa da eninde sonunda zam istemek için yöneticiniz ile konuşmanız gerekiyor. Bir kez söze girince bir şekilde sohbetin aktığını göreceksiniz. Fakat yine de görüşmeden önce söyleyeceklerinizi planlamanız gerekiyor. Peki ya asla söylememeniz gerekenler?
Az çok maaş zammı isteme nedenlerimiz belli. Ya geçinemiyoruz ya da çalışmamızın karşılığı olmayan bir para kazanıyoruz. Bu nedenle maaş zammı isteme görüşmenizden başarılı ve mutlu bir şekilde ayrılmak için aşağıdaki önerilerimizi dikkat alın ve bu cümlelerle zam istemeyin.
İşte zam isteme planları yapanlar için asla söylenmemesi gerekenler listesi:
“Zamanlama doğru değil ama…”
Bu cümleyi kuruyorsanız; ya ekonomik kriz var ya da şirketiniz çok da parlak günler geçirmiyor demektir. Kısacası bu cümleyi sarf ediyorsanız zam alamayacağınızı baştan kabul ediyorsunuz. Bu durumda yöneticiniz size “Evet zamanlama doğru değil kusura bakma” derse ne diyebilirsiniz ki? Bu nedenle zam istemeden önce şirketinizin finansal durumunu incelemeli ya da söze başka bir şekilde girmeyi denemelisiniz.
“2 yıldır maaş zammı almıyorum.”
Gerçekten öyle olabilir. Çok uzun zamandır maaşınıza zam yapılmamıştır ve bu durum artık canınıza tak etmiştir. Haklısınız, ama bu şekilde şikayetle başlayan cümleler yöneticiler üzerinde pek etkili olmuyor. Bu nedenle söze yeteneklerinizden, şirket için yaptıklarınızdan, kısaca güçlü taraflarınızdan bahsederek başlamanız çok daha çarpıcı olacaktır.
“Üç kişinin işini yapıyorum.”
Zaten yöneticinizin bilmediği bir şeyi söylemiyorsunuz. Elbette yine haklısınız. Çok çalışıp az kazanmak çok can sıkıcı. Ama zam konusunda olumlu aşama kaydedebilmek için yönetici ile empati kurarak söze başlamak daha etkili. Yöneticinize az kişiyle çok şey başardığınızı, yoğun çalıştığınızı bu nedenle daha fazla kazanmak istediğinizi söyleyebilirsiniz.
“Bir senedir burada çalışıyorum.”
Ofiste zam isteme konuşmasına başlamanın en kötü yollarından biri. Öncelikle zam alabilmeniz için performans değerlendirmeleriniz çok önemli. Bir yıl içindeki katkınız gözle görülebiliyorsa zam istenebilir. Aynı şekilde işe bu şekilde anlaşarak girdiyseniz de görüşme yapabilirsiniz. Ama yöneticinizin odasına girip “Hey, ben bir yıldır buradayım, haydi maaşıma zam yap” demek oldukça yanlış olacaktır.
“Yapmam gereken her şeyi yaptım.”
Zam demek ekstra demek. Zaten yapmanız gerekenleri yaptığınız için nasıl zam isteyebilirsiniz ki? Var olan anlaşmayı revize edip iyileştirme yapmak için son derece etkisiz bir neden.
“Maaş zammı istiyorum çünkü özel hayatımda sorunlar var”
Bebeğinizin olması, hasta birine bakmanız, evlilik sorunları yaşamanız elbette çok önemli. Ama işle ilgili olmayan herhangi bir neden zam almanızda çok etkili olmayabilir. Tek başına böyle bir nedeni yöneticinize sunmanız onda kandırılmaya çalışıldığı hissi bile uyandırabilir.
“Maaşım 50 bin TL olsa iyi olur…”
Asla aldığınızdan çok yüksek ve olması imkansız bir tutar söylemeyin. Makul bir zam istemek çoğunlukla yöneticilerde olumlu karşılanan bir talep. Fazla yüksek miktarlar ise yöneticinizin asla kabul etmemesi yanında gerçekçiliğinizi de sorgulamasına neden olur ve bu durum ileride sorun yaratabilir. Kendinizi komik duruma düşürmeyin.
“Duydum ki Mehmet benden çok kazanıyormuş.”
Prestijinizi ve beklentilerinizi puf diye ortadan kaldıracak sihirli cümle bu olsa gerek. Bir kere asla ve asla kendinizi başka biriyle kıyaslamayın. Bu sizin maaş zammı görüşmeniz. Bir başkası sizden daha yüksek maaş alıyorsa, bunun pek çok farklı nedeni olabilir. Ayrıca yöneticiniz sizi tam bir dedikoducu olarak etiketleyebilir. Bilmemeniz gereken bir bilgiyi yöneticinizle paylaşmanız hiç ama hiç hoş karşılanmayacaktır.
“Zam almazsam işi bırakırım.”
Emin misiniz? Ya yöneticiniz bu sözünüzün ardından “O zaman güle güle” derse? İşte bu yüzden iyi düşünmek gerekiyor. Hem tehdit eder gibi zam istemek profesyonelce bir yaklaşım olmayacaktır. Unutmayın ki iş dünyası acımasız.
Keşke ne söylememiz gerektiğini yazsaydınız geriye birşey kalmadı da
Aynen dostum zam yüzünden işimi bıraktım bu arada :))
yerel ve küçük işletmelerde bu gibi konular maalesef her zaman sorun oluyor, onun için çalışanlara tavsiyem, içinde yaşadığımız kapital dünyanın farkına vararak kendinizi her zaman rakiplerinizden bir basamak öne çıkaracak etkenler ile meşgul olun, bu ekstra eğitim olur, iş ile ilgili sertifikalar olur, yüksek lisans olur vs.. ve bütün bu birikimler doğrultusunda kurumsallaşmış firmalarda iş bulmaya çalışın, zira bu gibi firmalar her zaman gözlem ve performans değerlendirme sistemi ile çalışanlarına destek olurlar, buralarda her zaman hak ettiğiniz maaşı sistemli zamlar ile birlikte mutlaka alırsınız…
Ne kadar kazandığınızı herkese söyleyin, insanların ne kadar kazandıkları konusunda açık olmaları için tembihte bulunun. Emin olun bu çalışanların işinize yarayacak, patronun değil.
Bunun yanında çalıştığınız yerin ne kadar kazandığını da takip edin. Bu sayede sizin o gelir içindeki payınızı, yani patronun banka hesaplarındaki “değerinizi” de tahmin edebilirsiniz.
Yani zam isterken aklınızda tutmanız gereken şeyler şunlar: çalıştığınız yere ne kadar para kazandırıyorsunuz, diğer insanlar ne kadar kazandırıyor ve iş arkadaşlarınız ne kadar kazanıyorlar.
Bu bilgilere sahip olmamanız “asimetrik enformasyon” mağduru olmanız anlamına gelir
Maaş belirlemede asimetrik/simetrik enformasyonun etkisi üzerine bir araştırma: http://economics.usf.edu/PDF/Asymetric%20Information%20Porter%20Kamp.pdf
Bu açıklama çok iyi olmuş. neden gizleniyor maaşlar? Diğer çalışanın patrona gidip gerekli maaşı istememesi için mi? Yani patrona daha az maliyet , daha ucuza işçi çalıştırması için işçiler arasında bir dayanışma tekniği bu .
Bunlara gerek kalmadan gizli yoldan iş aramak en garantisi.İş bulursanız zam yapmıyorlarsa istediğinizi söyleyebilirsiniz.
Türkiye standartlarında herkesin ilk aşamada (Zamanlama doğru değil ama…) takıldığını düşünürsek insanların pekte yapabileceği birşey kalmıyor.
Çok büyük kurumsal firmalarda böyle bir talebiniz zaten olamaz. Girişte maaşınız bellidir ve enflasyon oranında zam alırsınız. Ayrıca ünvan veya işinizle alakalı sertifika aldığınızda da maaşınıza eklenecek brüt tutarlar bellidir.
Kurumsallaşamamış firmalarda her zaman mali sıkıntı yaşarlar (ya da personellere bu şekilde aktarırlar), patronlar Maldiv Adalarına tatile giderken, personel zam istediğinde, şirketin sıkışık olduğu, zor günler geçirdiklerini söylerler.
Konu başlığına belki biraz ters olacak ama, Türkiye’de zam istemek yerine, ayağı yorganına göre uzatmak daha doğru olacaktır. Ne de olsa, bir Ahmet gelir başka Ahmet gider mantığıyla bakılmıyor mu personele ? 🙂
haydeeeee ne diyecez ? Demememiz gerekenleri anladık.
Türkiyede özellikle kobilerde gördüğüm en büyük sistem “işine gelirse” sistemi.. Hemen her durumda patronlar eğer gerçekten yaptığınız işe katkınız çok önemli değilse veya alternatifinizi kolayca bulabileceğine inanıyorsa asla kabul etmeyecektir isteklerinizi, çünkü işine gelmiyorsa bu işi yapacak bi sürü insan vardır dışarda ona göre ! Kısaca eğer daha iyi şartlarda bir iş arıyorsanız bu ülkede neredeyse tek seçenek istediğiniz şartları sunan başka bir iş bularak mevcut işinizi bırakmak..
“Duydum ki Mehmet benden çok kazanıyormuş.” Şireketteki değerini tesadüfen nekadar olduğunu anlamanın en acı yolu. Zaten bir çok şirket işe alınırken pek dürüst olmuyorlar.
“Zam istiyorum çünkü özel hayatımda sorunlar var” Hem mesai yaptır hem 3 kişinin işini yapsın zaten bunlar senin işin deyip zam vermesinler bide işte yaşadığın sıkıntılar maddi manevi olarak evdeki durumu etkilesin öylemi. Zaten şirketler sütten çıkmış ak kaşık. ev hayatın bizi ilgilendirmez deyip geçiyorlar.
Zam isteyecek duruma gelmişşen yöneticinde sıkıntı vardır. o bunları görmüyormu değerlendirme yapması gerekmezmi ??
Merhaba muhammed bu gibi durumlar büyük işletmelerde de olabiliyor. Ülkemizde maalesef yabancı kaynaklı firmalar dışında emeğinin karşılığını talep etmen birşey değiştirmiyor. Yabancı kaynaklı uluslararası değerlere sahip firmalarda ise deneme süreci sonrası performansa göre çok güzel zamlar alabiliyor çalışanlar.
Burada benim karşılaştığım sorun mesela kariyer rotamı çizdiğim meslek dalında yabancı kaynaklı bir işletmede henüz yer bulamamam şuan için. İleriki aylarda yıllarda ilk hedefim bunu gerçekleştirmek.
Yönetici ile bu görüşmeyi onunda farkında olduğunu bilerek yaptığında ise aldığımız cevap şuanda şöyle:”Bazı parametreler var. Benimde elim kolum bir yerden sonra bağlı. Üst birimler, IK bu konuyla ilgileniyorlar” şeklinde oluyor. Şu parametreler hiç bir yerde yazılı olarak sunulmuyor problem orda işte.
peki özetle ne diyeceğiz zam alabilmek için onu çözebilmiş değilim? 😀
Kurumsal şirketler de saçma zam oranları yapar, maaşını ancak müdür sevgisi( akabinde terfi) yahut iş değişimi ile arttırırsın. Sen çıkarsın yerine 2 kişi alınır her biri daha yüksek maaşla sonra bakarsın, dilinin ucuna kurumsallık hakkında özlü sözler gelir susarsın. Burası Türkiye değer maalesef araştırmanızdaki gibi ölcülmüyor
iyi bir zam istemenin yolu tecrübelerime dayanarak söylemek gerekirse şudur; şirkete çalışmalarınızla bir değer kattıysanız bunlardan bahsedin. Maaşınızın zamlanması ile bu başarılarınızın devam edeceğini patronunuza inandırın. sizin daha iyi motive olabilmeniz için şirkette size verilen değerin artması gerektiği bilgisini veriniz.
Bence işini hakkıyla yapan yani ibadeti olarak(zaten öyledir) olarak yapıyor olan kişiye hakkı verilmiş olur genelde… Fakat o halde çalışırken dahi hakkımızın verilmediği durumlarda nerdeyse en çok korktuğumuz şey olan “işimize gösterdiğimiz dikkatin azalması ” durumu ortaya çıkabilir Allah korusun…
kurumsal olsun veya olmasın önemli olan yöneticilerdir benim çalıştığım yerdeki yöneticiler malesef günü kurtarmanın yıl sonu priminin peşinde olan hak yediğinde kusura bakma hakkını yediğm diyecek kadar seviyeli insanlar:) anlayana
madem kendi performansımızdan memnunuz ve hakkımızın yendiğini düşünüyoruz firmanında zam yapmaya niyeti yok yapılacak en mantıklı şey daha iyi şartlarda bir iş aramak buluncada hiç gözünün yaşına bakmadan iş değiştirmek yoksa zam hayali hayalden öteye geçmez bekler dururuz yıllarca…
Öncelikle işin merkezine kendinizi çekin.Siz olmazsanız işlerin aksayacağını sinyal verin.Daha sonra daha yüksek maaş teklif eden iş bulun,ve zam İSTEMEYİN ama başka bir yerden iş teklifi aldığınızı bildirin ve işten ayrılacağınızı belirtin.Ya zam alırsınız ya da yol …En azından monotonluktan kurtulursunuz 😀
Bence patron görevin haricinde rahatça senden artı iş isteyebiliyorsa artı sorumluluk verebiliyorsa sende artı zammını isteyebilmelisin. Bu doğal bir hak. Tabi bunu olur olmaz zamanlamalarda istememek gerek. Şirketin zam dönemlerinde bu görüşmeleri yapmak daha sağlıklı olacak. Çok zor durumda kalmadığımız sürece yapılacak işin emeğin karşılığı olan ücret neyse o ücrete çalışın. Zam görüşmesi yapmadan önce mutlaka notlarınızı yazıp hazırlıklı gidin. Çünkü görüşme sırasında herşeyi unutabilir patronun karşısında sus pus oturarak derdinizi anlatamayabilirsiniz. Allah herkesin gönlüne göre versin
Neyi nasıl söylememiz ile ilgili bir kaç öneride bulunsaydınız faydalı bir yazı olabilirdi. Bu şekliyle sadece vakit kaybı…..